3 Nisan 2024 Çarşamba

Abdulla Oripov - Sen bahorni sog'inmadingmi?

 

Na'matak

Uyg'onguvchi bog'larni kezdim,
Topay dedim qirdan izingni.
Yonog'ingdan rang olgan dedim -
Lolazorga burdim yuzimni,
Uchratmadim ammo o'zingni,
- Sen bahorni sog'inmadingmi?

Uzoqlarda zalvorli tog'lar
Xayolimni keldilar bosib.
Kechdi qancha intizor chog'lar,
Vasling menga bo'lmadi nasib,
Sensiz men ham, bahor ham g'arib,
- Sen bahorni sog'inmadingmi?

O'ngirlarda sakraydi ohu,
Na'matakda sa'va mittijon.
Qorliklardan sipqarilgan suv,
Daralarda uradi javlon.
Nigohimdan faqat sen pinhon,
- Sen bahorni sog'inmadingmi?

Mana, bugun navro'zi olam,
Do'stlarimga gullar tutarman.
Qaylardasan, sevgili erkam...
Qo'limda gul, seni kutarman,
Umrim bo'yi chorlab o'tarman,
- Sen bahorni sog'inmadingmi?




2 Nisan 2024 Salı

Oyhan Hasan Bıldırki



10 Haziran 1947 yılında Bağarası'nda doğdu. İlkokulu doğduğu yerde, ortaokul ve liseyi Aydın'da okudu. Bursa Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümü'nü (1971), AÜAÖF Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü'nü (1991) yıllarında bitirdi.

Mehter Marşı (Gafil Ne Bilir)


Gâfil ne bilir neş’ve-i pür-şevk-i vegāyı
Meydân-ı celâdetteki envâr-ı sefâyı
Merdân-ı gazâ aşk ile tekbirler alınca
Titretti yine rû-yı zemin arş-ı semâyı

Allâh yoluna cenk edelim şân alalım şân
Kur’ân’da zafer va‘d ediyor Hazret-i Yezdân

Farz eyledi Hallâk-ı Cihân harb ü cihâdı
Hep cenk ile yükselmede ecdâdımın adı
Dünyâları feth eyleyen ecdâdımız el-hak
Âdil idi hıfz eyler idi Hakk-ı ibâdı

Allâh yolunda cenk edelim şân alalım şân
Kur’ân’da zafer va‘d ediyor Hazret-i Yezdân



Usmon Azim - Yashamoqdan qiynaldi odam


Yashamoqdan qiynaldi odam.
U oʼyladi — kun koʼrdi bekor.
Tashqarida oq edi olam,
Tashqarida yogʼar edi qor.

U oʼyladi — yengdi qishu kuz,
Yolvorsa ham qaytmaydi bahor.
Tashqarida oq libos nufuz,
Tashqarida yogʼar edi qor.

Yolgʼizlikning cheksizligida
Roʼzgʼorini koʼrdikim — afgor.
Nisbat topmay tengsizligiga,
Tashqarida yogʼar edi qor.

Odam maʼyus chiqdi hovliga...
Yorugʼ olam xonasidan tor.
Xush havoni bosib bovriga,
Tashqarida yogʼar edi qor.

Oʼrlamoqda koʼkka tutuni —
Bu uylarning nima dardi bor?
Butun jismi bilan toʼkilib,
Tashqarida yogʼar edi qor.

*     *     *
YAŞAMAKTAN YORULDU ADAM

Yaşamaktan yoruldu adam,
Düşündü kı boş geçmiş ömür.
Dışarıda bembeyaz âlem,
Dışarıda yağıyordu kar.

O düşündü – yenmış kış ve güz,
Yalvarsa da dönmez baharı.
Dışarıda kıyafet beyaz,
Dışarıda yağıyordu kar.

Yalnızlığın sonsuzluğunda,
Geçiniyor hayatı efkar.
Kıyas yoktur sonsuzluğuna,
Dışarıda yağıyordu kar.

Adam mahzun dışarı çıktı,
Aydın âlem odasından dar.
Hava güzel, hava hoş idi,
Dışarıda yağıyordu kar.

Dumanlandı semaya kadar,
Bu evlerin ne feryadı var?
Dökülüyor olduğu kadar,
Dışarıda yağıyordu kar.

Başın vurup ev duvarına,
Rezil etmiş, daha neler var?
Geçip kinli dünyalarından,
Kirlerine yağıyordu kar.

İşik yandi bakıp camlara,
İşitildi güzel sedalar.
Tren gibi evler bir yere,
Dizi dizi yola çıktılar.

Gidiyordu sevdiği yârı –
Bakışında bin türlü keder.
Paramparça olup, yaşlanıp,
Oynamadan yağıyordu kar.

(Türkiye Türkçesine çeviren: Gülbahar Sattarova)

Muhammadsharif So‘fizoda - Vatan

 

Vatan holindan o‘tru ko‘zlarim saqfinda qon og‘lar,
Na yolg‘iz ko‘zlarim majruh o‘lan jismimda jon og‘lar.

Salohi xonim on fikrinda og‘lar xonadonlar cho‘x,
Faqat bai oshkoro og‘laram, onlar nihon og‘lar.

Qiroatxona-u sho‘rodag‘i maktab-la har balda,
Bu kun ma’mur ekan Farg‘ona benomu nishon og‘lar.

Muborak mamlakatlar bir taqim hayvonlara holo.
Charogoh o‘ldug‘undan noshi yeru osmon og‘lar.

Evet, inson sayilmaz o‘lmayanlar ismina mazhar,
Masal vor bizda: «Vijdonsizlaring og‘zida non og‘lar».

Chiqib kursida voiz onlara sotduqcha rizvoni,
Halosindan jahannam shod o‘lur, bog‘i jinon og‘lar.

Jahondan mahv o‘lib ul qahbalar bir kun ketar onjaq,
Misoid asr ichinda favt o‘lan ushbu zamon og‘lar.

Yozuq oliy Vatan o‘ksiz kabi bir holda dushmushkim,
Agar tahrir edarsan, xomai mo‘jiz bayon og‘lar.

Sharif o‘lmas u maskanki, sharif o‘lmas esa sokin,
U tanballarki, vor ustinda ya’sindan makon og‘lar.

* * *

Kirib vahdat xumiga nosavodliqni ranglanglar,
Ki qilmoq oshnoliq boridin g‘ayri-la tanglanglar.

Qayu mazhabda ahli ishqin qatli erur vojib?
Musulmonlig‘ agar shul bo‘lsa, mo‘minlar paranglanglar.

Buni masjid deyurlar, na samo ahlig‘a manzildur,
Boring, ey so‘filar, eshshak kabi sahroda hangranglar.

Hazar qilmanglar, ey ahli muhabbat, muhtasiblardan,
Kirib rag‘bat ila kunju xarobot ichra banglanglar.

Nachun qo‘ymas ekan(lar) bizni may ichgali zohidlar,
Qilichlar qo‘lga olib, bu fasod ahliga janglanglar.

Bihamdillohki, ishqing jur’asiga sarbaland o‘ldum,
Bu bazm ichra kishikim kirsa tiyru tapanglanglar.

Qilibdur qozi shar’i ihtisob ahli muhabbatni
Turing bu beadabni boshiga bir necha sanglanglar.

Muhammadsharif So‘fizoda - Gazeta to'g'risinda

 Yashnatib dil g‘unchasin, fasli bahor aylar gazet,

Suv berib ko‘ngul bog‘ini sabzavor aylar gazet.

Sharqdan Mag‘ribgacha bo‘lg‘on havodisni yozib,
Ne go‘zal marg‘ub xabarlar oshkor aylar gazet.

Ko‘b o‘qur bo‘lsang, bo‘lursen el aro chun nuktadon,
So‘zlaganda so‘zlaringni beg‘ubor aylar gazet.

Gohi-gohi kelmayin qolsa o‘zining do‘stlarin
Shavqida telmurtirib ko‘p intizor aylar gazet.

Chiqsa bir xursandlik safhasida darj o‘lub,
Fikri zavq-la qalbni beixtiyor aylar gazet.

E nexushkim, xalqimiz suymakda kun-kundan seni,
Bir vaqt zarlarni boshingdan nisor aylar gazet.

Noumid bo‘lma, chiqar bir kun haqiqiy do‘stlaring,
Yordam aylab, mushtariyni beshumor aylar gazet.

Yo‘qsul el ahvolidan gar sen yozib bersang xabar,
Darj etib bu yo‘lga jalbi e’tibor aylar gazet.

Gar qorayg‘on dil, to‘nuk ruhlarga berdikchi ziyo,
Bo‘lgani jon doimo boshqa tumor aylar gazet.

Hasan Hüseyin Korkmazgil - Acıyı Bal Eyledik

"pir sultan ölür dirilir"

  
bak şu bebelerin güzelliğine 
                    kaşı destan 
                    gözü destan 
                    elleri kan içinde 
  
kör olasın demiyorum 
kör olma da  
                   gör beni 
  
damda birlikte yatmışız 
öküzü hoşça tutmuşuz 
koyun değil şu dağlarda 
san kendimizi gütmüşüz 
hor baktık mı karıncaya 
kırdık mı kanadını serçenin 
vurduk mu karacanın yavrulusunu 
ya nasıl kıyarız insana 
  
sen olmasan öldürmek ne 
çürümek ne zindanlarda 
özlem ne ayrılık ne 
yokluk ne yoksulluk ne 
ilenmek ne dilenmek ne 
işsiz güçsüz dolanmak ne 
gün gün ile barışmalı 
kardeş kardeş duruşmalı 
koklaşmalı söyleşmeli 
korka korka yaşamak ne 
  
kahrolasın demiyorum 
kahrolma da 
                   gör beni 
  
kanadık toprak olduk 
çekildik bayrak olduk 
döküldük yaprak olduk 
geldik bugüne 
  
ekmeği bol eyledik 
acıyı bal eyledik 
sıratı yol eyledik 
geldik bugüne 
  
ekilir ekin geliriz 
ezilir un geliriz 
bir gider bin geliriz 
beni vurmak kurtuluş mu 
  
kör olsanı demiyorum 
kör olma da 
          gör beni 

Fuzuli - Gazel (Visâlin bana hayat verir firkatin memât)


Visâlin bana hayat verir firkatin memât
Subhâne hâliki halaka’l-mevti ve’l-hayat
Hicrânına tehammül eden vaslını bulur
Tûbâ men erâde bihi’l-fevzi ve’n-necât
Mihrindir iktina’-i mekâsıd vesîlesi
Mâşâe men erâde bihi’l-fevzi ve’n-necât
Dökmüş riyâz-i tab’uma bârân-i şevkını
Men enzele’l-miyâhi ve ahyâbihen nebât
Hak âferinişe sebeb etti vücudunu
Evcebte bi’z-zuhûri zuhûri’l-mukevvenât
Îzıd serîr-i hüsne seni kıldı pâd-şâh
A’lâ kemâli zâtike fi ahseni’s-sıfât
Kıldın eda-yi na’t Fuzûlî tamâm kıl
Kellemte bi’s-selâmi ve temmemte bi’s-salât
(Mef û lü fâ i lâ tü me fâ î lü fâ i lün)


1 Nisan 2024 Pazartesi

Azerbaycan Maralı

 


Ay qız gezme aralı,
Könlüm senden yaralı
Gözlerine heyranam
Azerbaycan maralı.

Sen bulaq üste gelende,
Qıyqacı baxıb gülende,
Aldın sebri qerarımı
Azerbaycan maralı.

Men qurbanam gözlere,
Şirin şirin sözlere,
Bir qonaq gel bizlere
Azerbaycan maralı.

O güne qurban keserem,
Gelmesen senden küserem,
Gezerem senden aralı,
Azerbaycan maralı.

Gedek qırx qız yaylağına,
Maral ceyran oylağına,
İnek isa bulağına
Azerbaycan maralı.

Turş su olsun yaylağımız,
Gözel şuşa oylağımız,
Sen Olaydın Qonağımız,
Azerbaycan maralı.



Bilinen İlk Türk Şairi: Aprın Çor Tigin


Maniheist dönem Uygur edebiyatının bir temsilcisi olan Aprın Çor Tigin'in nerede ve ne zaman doğduğuyla, ailesiyle, aldığı eğitimle ya da mesleğiyle ilgili herhangi bir bilgi mevcut değildir. Buna rağmen, adındaki tigin, onun bir şehzade olduğuna işaret etmektedir. Kendisiyle ilgili bilinenler, şiirlerinin yazılı olduğu yaprağın başındaki [başlantı] aprın çor [tigin kügi t]akşutları ile her iki şiirinin sonunda yazılmış bulunan [t]ükedi [a]prın çor tigin kügi ifadelerinden ibarettir. Dolayısıyla kaynaklarda, hangi muhitte yaşadığı ya da nerede öldüğüyle ilgili olarak da herhangi bir bilgi yer almamaktadır.


Aprın Çor Tigin, şairi belli ilk Türkçe şiirlerin yazarı olarak kabul edilir ve Maniheist dönem Uygur edebiyatından günümüze ulaşan sekiz şiirden ikisini o yazmıştır (Ercilasun 2008: 226-227). Şiirlerinden ilki Mani övgüsüyle ilgilidir. "Sevgili" adıyla tanınan diğer şiiri ise, Türk edebiyatının bilinen ilk aşk temalı lirik şiiridir. Şairin Mani övgüsünü konu edinen ilahi niteliğindeki şiiri, dörtlükler şeklinde düzenlenmiştir ve mısra başı kafiyelidir. Toplamda 12 mısradan oluşan bu şiirin her mısrasındaki hece sayısı ortalama 12'dir. "Sevgili" adı verilen diğer şiiri de dörtlüklerden oluşmaktadır ve yine mısra başı kafiyelidir. Buna rağmen, şiirin üçlüklerden oluştuğuna dair görüşler de mevcuttur (Arat 1960: 38); fakat mısra başı kafiyeler göz önünde bulundurulduğunda, dörtlüklerden oluşuyor olması daha muhtemel görünmektedir.

Aprın Çor Tigin'in şiirleri Turfan'da bulunan metinler arasında yer almaktadır ve bunlar 24x15.5 cm büyüklüğündeki T. M. 419 yer işaretli, bazı kısımları eksik ya da yer yer hasarlı bir kâğıt üzerine Uygur harfleriyle yazılmıştır. Onun Mani övgüsüyle ilgili şiiri ilk olarak transkripsiyonlu bir şekilde, tercümesiyle beraber Albert August von Le Coq, ikinci şiiri ise, aynı şekilde Willy Bang tarafından neşredilmiştir. Türkiye'de ilk olarak Reşid Rahmeti Arat, Talat Tekin ve Osman Fikri Sertkaya gibi araştırmacılar Aprın Çor Tigin'in şiirleri üzerine inceleme ve değerlendirmelerde bulunmuşlardır. Bunlardan Arat, Aprın Çor Tigin'in, şiirlerinin genel ahengini kuvvetlendirmek için sık sık benzer hecelerin tekrarına başvurduğunu belirterek, düzgün bir vezin sırası takip ettiğini vurgular ve her iki şiirini de detaylıca tahlil eder (1965: 19, 1960: 37-38). Tekin, şairin, şiirlerindeki dizeleri olduğu gibi veya çok az farkla tekrar ettiğini, bunun da anlamı pekiştirip manzumeye ayrı bir ahenk kattığını ifade eder (1986: 13). Sertkaya ise, şiirler üzerine yapılan çalışmaları topluca değerlendirir (1986: 60-61). Aprın Çor Tigin'in şiirleri en erken 8. en geç 9. yüzyılla tarihlendirilmiş olsa da, konuyla ilgili kesin bilgilere ulaşmak mümkün görünmemektedir.


Sevgili

kasınçıgımın ö[yü]

kadgurar men

kadgurduk[ça] kaşı körtlem

kavışıgsayur men

öz amrakımın öyür men

öyü evirür men ödü…çün

öz amrak[ımın]

öpügseyür men

barayın tiser

baç amrakım

baru yime umaz men

bagırsakım

kireyin tiser

kiçigkiyem

kirü yime urnaz men

kin yıpar yıdlıgım

yaruk tengriler

yarlıkazunın

yavaşım birle

yakışıpan adrılmalım

küçlüg priştiler

küç birzünin

közi karam birle

k[ül]üşüp[en] oluralım

Tekin, Talat (1986). "İslam Öncesi Türk Şiiri". Türk Dili Dergisi, Türk Şiiri Özel Sayısı I 409: 3-42.

Mani'ye Övgü

[bizing tengrimiz ed]güsi redni tiyür

[bizing tengrimiz ed]güsi redni tiyür

[redni]de yig mening edgü [tengr]im alpım begrekim

rednide yig mening tengrim alpım begrekim

bilegüsüz yiti vaj[ır ti]yür

bilegüsüz yiti vajı[r tiyür]

vajırda ötvi biligligim tüzünüm yarukum

vajırda ötvi biligligim bilgem yangam

kün tengri yarukın teg köküzlügüm bilgem

kün tengri yarukın teg köküzlügüm bilgem

körtle tüzüm tengrim külügüm küzünçüm

körtle tüzün tengrim burkanım bulunçsuzum

Arat, Reşid Rahmeti (1987). Makaleler (hzl. Osman Fikri Sertkaya). Ankara: Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yay. 478-479.

Mehmed Akif Ersoy - Hasta (Safahat'tan)