Anı (Hatıra) etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Anı (Hatıra) etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Şubat 2025 Pazartesi

Ali Şir Nevai, Doğumunun 584. Yılında Türk Dünyasında Anıldı

 

Ali Şir Nevai, doğumunun 584. yılında Özbekistan başta olmak üzere bütün Türk dünyasında anıldı.

9 Şubat 1441'de bugünkü Afganistan’ın Herat şehrinde doğan Ali Şir Nevai, yazdığı divanları ve gazelleriyle Çağatay Türkçesini geliştirdi ve yaygınlaştırdı.

Çağdaş Özbekçenin temellerini atan Nevai, hayatı boyunca Türkçenin zenginliğini göstermeye çalıştı.

Bu yıl doğumunun 584.yılı münasebetiyle Özbekistan'ın başkenti Taşkent ve dünyanın bir çok şehrinde anma törenleri düzenlendi.

Nevai şehrinde de “Ali Şir Nevai ve Şark Rönesansı” konulu 4. uluslararası sempozyum yapıldı.Sempozyum'a Türkiye başta olmak üzere bir çok ülkeden bilim insanları katıldı. 

Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev sempozyuma yolladığı mektupta,  “Hazreti Mir Ali Şir Nevai’nin son derece zor şartlarda milli ve evrensel idealleri yükselttiğini, Özbek edebi dilini kurduğunu ve ölümsüz ruhunu, kudretini ve zarafetini her bakımdan ispat ettiğini söylersek, gerçek bir manevi cesaret örneğidir.” dedi.

Özbek dili ve edebiyatının kurucusu kabul edilen Ali Şir Nevai anısına, uluslararası sempozyum düzenlendi.

6 Ağustos 2024 Salı

Necmettin Turinay - Mustafa Miyasoğlu’nun Muhteşem Finali

Sevgili Miyasoğlu hakkında saatlerce konuşmak mümkün. Aynı şekilde uzun uzun yazmak da! Fakat böyle bir vefatın ardından (1 Ağustos 2013), insan neyi söyleyeceği hususunda şaşırıp kalıyor. Geride bıraktığı güzel romanlar, geceler boyu sürüp giden sohbetler ve ileriye dönük onca tasavvur!.. Şimdi bunların çoğu uçup gitmiş gibi bir intiba uyandırıyor insanın şuurunda. Bir nevi Kaybolmuş Günler gibi bir duygu belki de. Kuşkusuz Miyasoğlu ilgili romanını yazarken, bu tür duygular arasında nice tereddütler geçirmiş olmalıdır. Kaybolmuş veya kaybolacak günler üzerine hassasiyetle eğilmek, onları yeni baştan hatırlamak, ya da bir nevi unutulmazlık kazandırmak gibi bir arayış. İşte şimdi biz de bir yanımız sevgili Miyasoğlu’na dönük, öbür yanımız fani zamanlarımızın kaybı karşısında duyduğumuz bir acı ile dopdoluyuz.

2 Ağustos 2024 Cuma

Necip Fazıl Kısakürek - Onu Nasıl Tanıdım?

 


O…

Dinmek bilmez bir ağrı çeken diş... Ne kibrit çöpünden imdat, ne berber kerpeteni, ne karanfil yağı, ne de eczacı güllacından...

İşte böyle; bir zamanlar beynim "mutlak hakikat" acılarına yataklık etti. Ağrıyan akıl dişimdi. Masallardaki benzetişle, denizler mürekkep, ağaçlar kalem olsa bu acıları sayıp dökmeye yetmez.

28 Temmuz 2024 Pazar

Anı (Hatıra) Nedir?

 

Bir kimsenin kendi hayatını, yaşadığı devrede şahidi olduğu ya da duyduğu olayları edebî değer taşıyan bir dille anlattığı yazılara anı (hatıra) denir. Bir başka deyişle, özümüzde bir iz bıraktığı için unutulmayan ve anılmaya değer bulduğumuz olayları anlatan yazı türüdür.