11 Kasım 2024 Pazartesi

Oyhan Hasan Bıldırki - Gemlenmiş Al Atlarım

Bin bir renkli dağlarım bir yiğit bekliyor

Gemlenmiş al atlarım bir yiğit bekliyor

Sevgiye kapanmış şimdi bütün kapılar

Beyefendi etliye sütlüye karışmaz

Hanımefendinin ojeleri silinir

Çarşı pazarda sayısız mart kedileri

Bileniyor yılan dilli keskin bıçaklar

Dal dal olmuş birlik ağacım bel veriyor

Çıfıt çarşısına dönüyor memleketim

Pusuya yatmış pişkin çakallar gülüyor

Nereye kadar gidecek bu işin sonu

Bir yanım Aydın, öte yanım Kastamonu

Caysañ Irçı - Kırgızhandı Maktoo

Kız, keliniñ kadırlap, 

Ükü menen sıyladıñ. 

Çaçılıp ketken uzundun, 

Çar tarabın çıynadıñ. 

Ayıgışıp kelgen duşmandı, 

Adırdan kaçkan tülküdöy, 

Algırdı salıp kıynadıñ. 

10 Kasım 2024 Pazar

Fazıl Hüsnü Dağlarca - Mustafa Kemal'in Kağnısı



Yediyordu Elif kağnısını
Kara geceden geceden
Sanki elif elif uzuyordu inceliyordu
Uzak cephelerin acısıydı gıcırtılar
İnliyordu dağın ardı yasla
Her bir heceden heceden

Fuzuli - Gazel - 80 (Âh eylediğüm serv-i hırâmânun içündür)

  

Âh eylediğüm serv-i hırâmânun içündür
Kan ağladığum gonce-i handânun içündür
Ser-geşteliğüm kâkül-i müşgînün ucundan
Âşüfteliğüm zülf-i perişânun içündür
Bîmâr tenüm nerkis-i mestün eleminden
Hûnin ciğerüm lâ’l-i dür-efşânun içündür
Yakdum tenümi vasl güni şem’ tek ammâ
Bil kim bu tedârük şeb-i hicrânun içündür
Kurtarmağa yağma-yi gamundan dil ü cânı
Sa’yim nazar-i nerkis-i fettânun içündür
Can ver gönül ol gamzeye kim bunca zamandur
Cân içre seni sakladığum anun içündür
Vâ’iz bize dün dûzahı vasfetdi Fuzûlî
Ol vasf senün külbe-i ahzânun içündür

Mustafa Tahsinoğlu - Seni Sorguluyorum


Senin için düşünüyorum
Dünyayı
Öylesine yoğun
Öylesine yeni görmüşçesine

Senin için çeviriyorum yapraklarını
Kitapların bir bir
Sanki şimdiye dek
Körmüşçesine

Senin için diktim antenlerini
Tüm sezilerimin
Belirsizlikleri yakalayıp
Somutlaştırır diye

Senin için sorguluyorum
Düşüncelerimin meleklerini
Zerdüşt örneği
Bir yerlere varır diye

Seni sorguluyorum
Her şeyinle
Varsa bile
Günahların işim değil.

Oyhan Hasan Bıldırki - Şiir ve Şaire Dair

 

Atatürk, sanatı şöyle tanımlıyor:

“Sanat güzelliğin ifadesidir. Bu ifade sözle olursa şiir, nağme ile olursa musîkî, resim ile olursa ressamlık, oyma ile olursa heykeltıraşlık, bina ile olursa mimarlık olur.”

9 Kasım 2024 Cumartesi

Oyhan Hasan Bıldırki - Kaçak


     Gün, daha henüz ışımamıştı. Buğulu camın gerisinden Polatlı’nın karanlığı delen ışıkları, kıpış kıpış, fakat belirsizce görünüyordu. Sabahın güzelim sessizliğini doya doya koklamak, tanyerinde sürüp giden renk dövüşünü kana kana görebilmek… Korkusuz olmak. Ne kadar güzelmiş değil mi?

Karacaoğlan - Koşma (Yaz Günleri Çayır Çimen Üstünde)


Yaz günleri çayır çimen üstünde
Seken dilber beni mecnun eyledi
Üsküfün aldırmış balaban geldi
Bakan dilber beni mecnun eyledi

Mehmed Akif Ersoy - Bayram (Safahatt'tan - 11)



Âfâk bütün hande, cihan başka cihandır; Bayram ne kadar hoş, ne şetâretli zamandır! Bayramda güler çehre-i mâ'sûm-i sabâvet, Ümmîd çocuk sûret-i sâfında iyandır Her cebhede bir nûr-i mücerred lemeânda; Her dîdede bir rûh demâdem cevelândır. Âlâm-ı hayâtın iki kat büktüğü ecsâd Feyzindeki te'sîr ile âsûde revandır.

Aşık Reyhani - Yattım Gurbet Elde Gam Yastığına

Yattım gurbet elde gam yastığına
Dağ gibi üstüme geldi ayrılık  
Eşim dostum soldu gitti bağ gibi
Böldü parça parça etti ayrılık  

Yollarıma engel geldi kış gibi
Gülsem bile iki gözüm yaş gibi 
Şahin pençe sinde yavru kuş gibi
Böldü parça parça etti ayrılık  

Ruhsati - Vay Deli Gönül