5 Ağustos 2024 Pazartesi
Gazi Giray Han - Gazel (
4 Ağustos 2024 Pazar
Fikret Kamacı- Yaşatmak Var iken Öldürmek Niye?
Ben insanım can dostları korurum.
Yaşatmak var iken öldürmek niye.
Adam gibi doğru yolda yürürüm.
Yaşatmak var iken öldürmek niye?
3 Ağustos 2024 Cumartesi
Karacaoğlan - Üryan Geldim Yine Üryan Giderim
Üryan geldim gene üryan giderim
Ölmemeye elde fermanım mı var
Azrail gelmiş de can talep eyler
Benim can vermeye dermanım mı var
Fuzuli - Gazel (Her kitâba kim leb-i lâ’lin hadisin yazalar
Rişte-i can birle aşk ehli anı şirâzeler
Şehre düşmüş ben seni sevdim diye âvâzeler
Bi-tarikatlerini ör kim doğru yoldan azeler
Gönlümün şehrine mihrin girmeğe dervâzeler
Yâr cevri âşıka her dem muhabbet tazeler
Anton Çehov - Ödlek
Birkaç gün önce, evde çocuklarıma ders veren öğretmen hanımı çalışma odama çağırmıştım.
“Otur, Julia Vassilyevna” dedim. “Aramızdaki hesabı kapatalım. Her ne kadar şu anda paraya ihtiyacın varsa da, resmi bir merasimde bekler gibi bekleyeceğini ve bir türlü kendiliğinden gelip alacağını istemeyeceğini biliyorum. Neyse, gelelim hesabımıza: Ayda otuz rubleye anlaşmıştık…”
“Kırk.”
2 Ağustos 2024 Cuma
Ömer Seyfeddin - İlk Cinayet
Ben daima ızdırap içinde yaşayan bir adamım! Bu azap âdeta kendimi bildiğim anda başladı. Belki daha dört yaşında yoktum. Ondan sonra yaptığım değil, hatta düşündüğüm fenalıkların bile vicdanımda tutuşturduğu nihayetsiz cehennem azapları içinde hâlâ kıvranıyorum. Beni üzen şeylerin hiçbirini unutmadım. Hatıram sanki yalnız elem için yaratılmış.
Köroğlu - Koçaklama (Ay Yansın Ağalar, Güneş Tutulsun)
Ay yansın ağalar güneş tutulsun
Parladı parladı çalın kılıncı
Oklar gıcırdasın ayyuka çıksın
Mevlâ'nın aşkına basın kılıncı
Baki - Gazel (Ferman-ı Aşka Can İledür İnkiyadumuz)
Ferman-ı aşka can iledür inkiyadumuz
Hükm-i kazaya zerre kadar yok inadumuz
Baş eğmezüz edaniye dünya-yı dun içün
Allah'adur tevekülümüz i'timadumuz
Necip Fazıl Kısakürek - Onu Nasıl Tanıdım?
O…
Dinmek
bilmez bir ağrı çeken diş... Ne kibrit çöpünden imdat, ne berber kerpeteni, ne
karanfil yağı, ne de eczacı güllacından...
İşte böyle; bir zamanlar beynim "mutlak hakikat" acılarına yataklık etti. Ağrıyan akıl dişimdi. Masallardaki benzetişle, denizler mürekkep, ağaçlar kalem olsa bu acıları sayıp dökmeye yetmez.
Faruk Nafiz Çamlıbel - Gurbet
Bir kuş tanıyorum ki, baharda,
Salkımlar açan bahçemin üstünde uçar da
Akşamların ürperdiği bir sesle öterdi.