10 Mart 2024 Pazar

Elif Yavaş - Fatma Özger Bilgiç İle Şiir Gecelerine Dair Röportaj

 Fatma Özger Bilgiç İle Şiir Gecelerine Dair Röportaj

      Akdeniz topraklarına yolcu olalım. Hemşire bir anne, aynı zamanda şiir programlarının kadın organizatörü olan yazar ve şaire bir hanımefendiyi ağırlayalım sohbetimizde. Adıyaman doğumlu, eğitim hayatı farklı illerde ve güzel faaliyetlerle geçmiş ve sonrasında iş nedeniyle Mersin’in Tarsus ilçesine yerleşmiş bir hemşire kendisi. Yıllardır Tarsus’ta ikamet edip oralara şiir tohumlarını aşıladığı için şairemiz artık Tarsuslu olmuş. Fatma ÖZGER BİLGİÇ’i sizlerle tanıştırmak istiyorum.

ELİF YAVAŞ: Merhabalar sevgili Fatma ÖZGER BİLGİÇ. Öncelikle röportaj teklifimi kabul ettiğiniz için bu anlayışınız ve nezaketiniz adına çok teşekkür ediyorum. Şiir ve yazın dünyanıza dair konuşalım. Öncelikle sizi tanıyalım. Şahsen sizi yakından tanıyan bir küçüğünüz olsam da yine de mikrofon sizde olsun.

1. Fatma ÖZGER BİLGİÇ kimdir, nasıl biridir? Eğitiminiz, aile yaşamınız ve ilgi alanlarınızla sizi yakından tanıyalım. Öz geçmişinizden biraz bahseder misiniz?

FATMA ÖZGER BİLGİÇ: 

15.09.1971 tarihinde Adıyaman’da doğdu. İlköğrenimini Adıyaman Hürriyet İlköğretim Okulunda tamamladı. Kazandığı sınavla İstanbul Validebağ Sağlık Meslek Lisesi Hemşirelik Bölümünü bitirdi. 1993 yılında Çorum S.E.M’de göreve başladı. İki yıllık yükseköğretimini Anadolu Üniversitesi Hemşirelik Bölümünde, dört yıllık yükseköğretimini Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümünde tamamladı.1995 tarihinde Yılmaz Bilgiç’le evlenerek Tarsus İHL’ye revir hemşiresi olarak atandı. Hâlen Tarsus Devlet Hastanesinde çalışmaktadır. Emin Özger, Deniz Özge adında iki çocuğu vardır. Şiirin samimi dostluğuna gönül vererek şiir yazmaya ve okumaya ilkokul sıralarında başladı. Her konuda şiir yazarak şiirlerini sevenleriyle paylaşmıştır. Şiirlerinde özellikle insanın duygusal dünyasını dile getirmiştir. Şiir okuyanın ve yazanın dünyasının tüm kötülüklerden arınacağı ve ruhî travmaların daha çabuk tamirinin şiirle sağlanabileceği düşüncesindedir. Şiirlerinde empati yaparak duyguları canlı kılmış ve şiiri arkadaş gibi, dost gibi benimsemiştir. Yurt içinde ve yurt dışında değişik etkinliklere katılan şair, edebiyat ve şiir çalışmalarına devam etmektedir. Şiirleri birçok gazete, dergi ve antolojide yer almıştır. Türkiye ve Türk Cumhuriyetlerinde yaklaşık beş yüz kişilik bir şair grubuyla farklı şiir etkinliklerine katılmakta ve belirli sürelerde bu etkinliklere devam etmektedir. İLESAM, TAŞYAD, ÇED üyesidir.

ESERLERİ

1-Yeni Bir Dünya Kursak Tarsus 2006  2-Denize Düştük Tarsus 2016  3-Aşka İdam Tarsus 2016  4- Hasretin Kavuruyor Tarsus 2016  5-Şiir Gözlüm İstanbul 2016 Orhan Oyanık ile birlikte  6-Aşkın Kıyısı İstanbul 2016 Orhan Oyanık ile birlikte  7-Şiir Perisi İstanbul 2016 Orhan Oyanık ile birlikte  8- Yürekten Damlayan Öyküler 2018 Oyanık ile birlikte  9-Aforizma Denizi (Hayata Dair Özlü Sözler) Oyanık ile birlikte.

BESTELENEN ŞİİRLERİ

1-Bırakma Beni (Ozan Dertli Şinasi) 2-Yürü Dünya, 3-Beni Ancak Dağlar Anlar (Âşık Ziya Var)

Hazırladıkları Antoloji

Allah, Kur’ân-ı Kerim ve Hazreti Muhammed Şiirleri Güldestesi.

Anne ve Baba Yüreğinden Evlada Şiirler Güldestesi.

ŞİİRLERİN YER ALDIĞI ANTOLOJİLER

1.Avrasya Şairler Antolojisi1-2-3 Antalya 2015

2.Şairler Seçkisi Şiir Antolojisi 8 Sivas 2016

3.Şairlerden Bir Demet Şiir Seçkisi Antolojisi Adana 2016

4. Atatürk ve Çanakkale Şiirleri Samsun 2015

5. Ateş (Azerbaycan Türkiye) Şiir Azerbaycan 2016

6.Turana Açılan Gönüller Şiir Antolojisi Azerbaycan 2016

7. Mersin Şairler (Meşyad) Antolojisi Mersin 2008

8.Tursan Şairleri Tarsus 2010

9.Taşyad Şairleri Tarsus 2012

10.Şairler Seçkisi Şiir Antolojisi 9 Sivas 2017

11.Hocalı Katliamı Şiir Antolojisi Kocaeli 2017

12. Allah, Kur’ân-ı Kerim ve Hazreti Muhammed Şiirleri Güldestesi Çan 2017

13.Nazilli Şiirleri Antolojisi Nazilli 2017

14.Efeler Şiirleri Antolojisi Efeler 2017

15.Kahramanmaraş Şiirleri Antolojisi Kahramanmaraş 2017

16.Bırakın Kızlar Okusun Şiir Antolojisi Denizli 2017

17.Anne ve Baba Yüreğinden Evlada Şiirler Güldestesi 2018

18.Muş Şairleri Antolojisi (Konuk Şair) Muş 2018

           

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2. ELİF YAVAŞ: Şiir yazmaya ne zaman başladınız? Şairane duygular kaç yaşınızda kıvamına geldi?

 

  F.Ö.B.           Şiir aşkım ilkokul sıralarında başladı ve her gün bu sevgi büyüdü yüreğimde ölene dek de böyle sürecek. Şiir yazmak için plan program olmaz, içinden gelen pınara sen yol verirsin, o yolunu kendiliğinde bulur ve kendi yolunu alır gider…

 

3. Şiirlerinizde günlük hayata ve yaşama sevincine has çağrışımlar yer alıyor. Tarsus ilçesi birçok şiirinize ilham kaynağı olmuş mudur?

 

F. Ö. B.          Tarsus gerek tarihiyle gerekse doğasıyla çok özel ve güzel bir ilçe. Birçok ilden büyük olsa da bazı nedenlerden dolayı hâlâ ilçe ne yazık ki... Evet, bildiklerimiz, gördüklerimiz, duyduklarımız, öğrendiklerimiz ve okuduklarımız ruh dünyamızı etkiler ve yürek hanemize konuk cümleler mısralara dönüşür. Tarsus, gerek tarihiyle gerek doğasıyla gerekse de zengin kültürel mozaiğiyle duygu dünyasına yön verir ve güzel şiirlere ilham perilerini davet ettirir. Mısralara yazılan duygular, kitapları da meydana getirir. Beni de Tarsus hep güzelliklere motive etti. Duygularıma can verdi.

 

4. Şiir etkinlikleri, kültürel geziler ve şiir antolojileri düzenleyebilmek yorucu oluyor mu? Bizlere müspet ve menfi yönleriyle biraz bahsetseniz, bu mümkün mü?

 

F. Ö. B.          Şiir etkinlikleri çok zevkli bir o kadar da yorucu oluyor. Maddi manevi sorumluluk getiriyor omuzlarınıza... Kişi sayısı arttıkça da sorunlar artıyor. Az kişiyle program yapmak hem daha kaliteli hem de daha koordinesi kolay oluyor. Eğer ortada bir antoloji varsa kişi sayısını kısıtlamak çok zor. Antolojide şiiri olan, isteyen herkese evet demek gerekir, yoksa bazılarını kırmış olursunuz ki bu da şiir yüreklilere yakışmaz asla. Ama şiiri seven her yürek gibi ben ve Orhan Oyanık arkadaşımla birçok zorluğu göze alarak çıkardığımız antoloji sonrası antolojimizin galasını yaptık. Çan ve Tarsus’ta uluslararası şiir festivali düzenledik, yeni kalemdaşlarımızın birbirini tanıma, dost edinmesine vesile olduk. Şiir yazan her yürek daha duygusal daha hassas oluyor. Etkinlikleri düzenleyenler de bu hassasiyeti düşünebilmeli, sabırlı, özverili, hoşgörülü olabilmeli ve hızlı çözümler bulabilmeli. Bazen sahne sırasını bile sorun hâline getirip sorun yaşatanlar, yemek ve konaklama yerlerinde küçük sıkıntıları büyütenler, moral bozukluğuna sebep olabiliyorlar ama sabırla, hoşgörüyle konuklara verici ve güler yüzlü olmak yaşanan sıkıntıları aza indiriyor. Kusursuz olmak imkânsız, iş yapıyorsanız hata da yapabilirsiniz ama önemli olan hatayı anlayıp tekrarlamadan, gönül kırmadan güzellikler yaşatabilmek, yöreyi tanıtmak, şiirin sihrini yüreklere yaşatmak, farklı mekânlar hakkında bilgi vermek ve yeni dostlukların başlamasına vesile olmaktır. 

5. En yakın arkadaşınız Şair Orhan OYANIK Bey ile Çanakkale’nin Çan ilçesinde 2017 yılında “Allah, Kur’ân-ı Kerim ve Hazreti Muhammed Şiirleri Güldestesi” adlı İlkler Antolojisi hazırladınız. Aynı zamanda Çan’daki şiir gecesi etkinliğinin organizatörleri olarak Çan Belediyesinin sponsorluğunda güzel faaliyetlere imza attınız. Bu yoğun tempolu ilkler antolojisi serisi ve şiir gecesi güzel izlenimler bıraktı mı? Memleketim Çanakkale’yi sevdiniz mi?

F. Ö. B.       Allah, Kur’ân-ı Kerim ve Hazreti Muhammed Şiirleri Güldestesi, en büyük hayalimdi. Çok şükür Rabbim kısmet etti. Bu güzel ve özel eser ilk göz bebeğimiz hem konunun hassasiyeti hem de yedi ülkede 117 şairimizin katıldığı çok güzel bir eser oldu.

            Çanakkale’yi ve Çan’ı ben de beğendim. Programa gelen konuklarımız da bayıldı, çok sevdiler. Çan Belediye Başkanımıza konuklarımız hayran kaldı. Onun ilgisi gönülleri fethetti. Çanakkale birlik beraberliğimizin sağlanmasında, zorlukları başarmamızda, ülkemizin en zor şartlarda birlik beraberlikle başarıya ulaşmasında bizlere hep ilham kaynağı olmuştur.

             Çanakkale’yi okumak yazmak yetmez, gezmek ve o tarihî mekânları tek tek gezmek, o kutsal topraklara dokunarak o hissi hissetmek ve yedi düvele birlik beraberliğimizin gücünü göstermemiz gerekli.

 

             Ben, Millî Eğitim Bakanı olsam liseyi bitiren her öğrenciye Çanakkale’yi gezdirir sonra diplomasını veririm. Çanakkale’yi görmeyen, birlik beraberliğin gücünü göremez asla. Tarihimizi iyi bilmeli, araştırmalı ve okuyup yeni nesillere de anlatmalıyız.

 

6. Çan’da düzenlenen o şiir gecesinden ve antoloji çalışmasından geç haberdar oldum. Orhan Bey ve sizi 2017’de tanımıştım, haberim olsaydı hemen katılırdım. Anne babamın ikamet ettiği, iş ve eğitim nedeniyle çocukluğumun geçtiği Seramik Mahallesi’nde olmuş o program. Çan Belediye Başkanı Abdurrahman Kuzu Bey ile olan ortak etkinlik albümlerinizi görünce o vakit sizinle yeni projenizdeki antolojiler ve şiirler sayesinde sanal ortamdan tanışma fırsatım oldu. Çan Termal Otel’de ve tam da benim sokağıma yakın mahallemdeki böyle güzel bir etkinliği duyup kaçırınca hüzünlenmiştim. Gelecek yıl bu tarz programlar düzenleyecek misiniz?

 

F. Ö. B.    Bu program çok güzel oldu. Belediye Başkan’ımız Dr. Abdurrahman Kuzu Bey bize maddi manevi çok yardım etti, güler yüzüyle, mütevazılığıyla da gönüllere taht kurdu. İnanın katılan her birey çok memnun döndü. Çan’a tekrar gelmek için de bana ve Orhan arkadaşıma tekrarı için de zaman zaman istekler oluyor.  En yakın zamanda sizlere müjdeyi vereceğiz.

 

 

 

 

 

7. Sanal sayfanızdan etkinlikleriniz ve projelerinizden haberdarım. Biraz da okurlarımız sizlerden haberdar olup bilgilensin. Şairlik, hemşirelik ve yazarlık adına gönüllü olduğunuz dernekler var mı?

 

F. Ö. B.           Zaman bana yetse birçok şeyi bir arada yapacağım. Mesleğimi çok seviyorum. Çok zor ve sabır isteyen bir meslek, haftanın üç veya dört günü nöbetlerim var. İşim, eşim, çocuklarım, şiirlerim ve bilgisayarda öykü vb. yazı işlerim çok olunca istemesem de bazı isteklerimi bastırmak, ertelemek zorundayım. İleriki zaman için çok planlarım var tabi ki ömür yeterse…

 

8. Türkiye’nin farklı illerinde eğitim ve iş hayatınız olmuş. Edebiyat yolculuğunuzda çocuklarınız ve eşiniz Yılmaz Bilgiç’in de manevi desteği oldu mu?

 

F. Ö. B.     Farklı ortamlar yeni duygu düşüncelerle sizi tanıştırır. Ülkemin her köşesi cennet, keşke her köşesini gezip görebilsek… Şiir sayesinde bazen il il geziyoruz çok şükür. Eşim bana hep destek oldu, bilgisayar başında on kitabımın da sayfa düzenine yardımcı oldu ve yeni projelerimizde de yanımızda.

 

9. Hayata bakış açınız nasıldır? Kültür ve Turizm Bakanlığının düzenlediği sanatsal projeleri nasıl buluyorsunuz?

 

F.Ö B.    Hayata hep pozitif baktım şiirin ışığında. Karşılaştığım her zorlukla başa çıkmak için kendimi zorlasam da dik durdum başarmaya, üretmeye ve kendimi yetiştirmeye çalışıyorum hâlâ… Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatsal projelere yeteri kadar önem vermiyor. Şiir dünyası, ne yazık ki bu ülkenin yetim çocuğu… Şiir kolay yazılmıyor, kitap çıkarmak çok masraflı ve şiir kitapları satılmıyor. Gittiğim tüm kitap fuarlarında gördüğüm şu: Şiir kitapları en son ilgi duyulan kitaplar. Ünlü şairlerin kitapları bile satılmıyor. Bu da hep içimi yaktı. Şiir paylaşıldıkça tatlanır, sevildikçe lezzetine varılır. Daha kapsamlı, şairlere yönelik projeler olsa bizleri motive eder ve yeni şiirlere ilham olur düşüncesindeyim.

 

10. Şiir ilhamınız gelince hemen yazar mısınız yahut biraz düşünüp beğendiğiniz mısraları irdeleyerek mi not alırsınız?

 

F. Ö. B.    İlhamın ne zaman geleceği, nerede geleceği belli olmaz. O an müsaitsem ilham perime kapım hep açık. Aklıma gelenleri yazar, sonra da düşünerek biraz oynamalar yaparım. Bazen de ilk hâliyle yaşadığım o duygu yoğunluğuyla bırakırım.

 

 

 

 

 

 

 

11. Sizi edebiyata yönlendirenler kimler oldu? Çevrenizde hâlen fikirlerini aldığınız âşıklar/ozanlar var mı?

           

F.Ö. B.     İçimden gelen duygulara ben yalnızca nefes verdim. İlkokul ve ortaokul öğretmenlerim beni etkiledi. Şiir sevene kendimi hep yakın hissettim. Eksiğim çok, her gün yeni şeyler öğreniyorum. On kitabıma da editörlük yapan emekli, şiir yürekli edebiyat öğretmeni Halil Aksoy hocamı çok rahatsız ederim. Ben hep serbest yazdım rahmetli Dertli Şinasi beni heceye yönlendirdi, Temel Turabi üstadım heceyi bana sevdirdi. Zaman zaman edebiyata emek vermiş, kendini çok iyi yetiştirmiş Halil Aksoy, Mansur Ekmekçi ve Taner Karataş gibi üstatlarıma merak ettiklerimi soruyor ve aldığım cevaplarla kendimi yetiştirmeye çalışıyorum.

 

12. Aynı zamanda düzyazı türünde de köşe yazıları yazıyorsunuz, vaktim olunca bir kısmını okudum. Eğer şair olup şiir yazmasaydınız başka hangi edebî türde yazmayı tercih ederdiniz?

 

F.Ö.B.      Öykü ve biyografi yazmayı çok seviyorum. Kolayı, hazırı seven, tembel insanı sevmem. Ne şartlarda neleri başarmış insanlığa sunmuş, bencil olmadan çalışmış, çevresine, ülkesine, kendisine ve ailesine hep faydalı olmuş hayatlar ilgimi çekiyor. Zoru başarmış, iyi örnek olmuş farklı kişilikleri araştırmak, kaleme almaktan büyük haz duyuyorum. Çünkü bu kişiler hepimize kısa yoldan rehber oluyorlar.

13. İstanbul’da 2016’da yayımlanan, şair arkadaşınız Orhan OYANIK ile birlikte ortak eseriniz olan “Şiir Perisi” ve “Şiir Gözlüm” kitaplarını merak ettim. İmza günleriniz olursa günü gelince o kitaplar üzerine de konuşalım. Yakın zamanda yeni bir kitap yayımlamayı düşünüyor musunuz?

 

F. Ö. B.    Yürekten Damlayan Öyküler ve Aforizma adlı dosyalarımızı yayınevine teslim ettik, büyük bir heyecanla bekliyoruz.

 

 

14. Sizi yazmaya heveslendiren konular nelerdir?

 

F. Ö. B.     İçinde duygu ve düşünce olan her konu beni yazmaya heveslendirir. Yazmak, üretmek, duygu dünyasını şahlandırır ve mutluluğun kapısını size açıverir.

 

15. Şiir konularınızı nasıl seçiyorsunuz? Müzik eşliğinde ve doğa ile iç içe şiir yazmayı denediniz mi?

 

F. Ö. B.  Konuyu aslında seçemiyorum kendiliğinden konu size misafir geliyor, siz konuyu konuk ediyorsunuz, elinizdeki tüm imkânları gelen konuğun memnuniyetine sunuyorsunuz.

 

 

 

 

 

16. Şiirlerinizi kimsenin okumayacağını bilseniz yine de yazar mıydınız?

           

F. Ö. B.  Yazardım çünkü önce kendime yazıyorum sonra okuyucuya. Sevdiğim yemeği kendim için de yapar yerim ama isterim ki sevdiklerim de sevsinler yesinler… Paylaşmak, beğenilmek, takdir edilmek her yüreği gururlandırır.

 

17. Yol arkadaşınız şair Orhan OYANIK ile beraber yeni projeler düşünüyor musunuz?

 

F. Ö. B.     Evet yeni sürprizler olacak elbet. Biz uyumlu iyi bir ekip olduk, beraber iki yılda tam yedi kitap yazdık ve bu eserleri okuyucuya sunduk.

 

18. Sırada gerçekleştirmek istediğiniz farklı bir yeni hayaliniz var mı?

 

F. Ö. B.    Anılarımız, şiirlerimiz vb. birçok projeler var planlarımızda…

 

19. Bir şair olarak okuduğunuz ve beğendiniz yazarlar, şairler kimlerdir?

 

F. Ö. B.           Şiiri serbest ve hece diye ayıranlara daha doğrusu heceyle yazılanları sevip serbest şiiri sevmeyen, serbest şiiri sevip heceye karşı olanları sevmiyorum. Güzel yazılan her şiiri seviyorum. Âşık Veysel, Karacaoğlan, Ümit Yaşar Oğuzcan, Sıdkî Baba, Orhan Veli gibi şairleri seviyorum. Aslında saysam sayfa dolar. Güzellikleri duyguya döken her kalemi seviyor, okumaya çalışıyorum.

 

20. “Âşık Ziya Var” ve “Ozan Dertli Şinasi” bazı şiirlerinizi besteledi. Bir şiirinizin bestelenmesi, ezgilere kavuşması nasıl bir duygu?

 

F. Ö. B.         Bir şiirinin bestelenmesi her şairin en büyük hayali… Beni de çok mutlu etti, gururlandırdı.

 

21.  Size göre “Şairim, yazarım” diyebilmek çok kolay bir tabir midir?

 

F. Ö. B.     Kolay değil ama kişi yaptığı işi seviyorsa başarır, her işte olduğu gibi çok çalışmak, sabırlı olmak ve emek vermek varacağınız hedefi kolaylaştırır.

 

22. Aynı zamanda ulusal gazetemiz olan Posta gazetesinde de ara sıra şiirleriniz yayımlanıyor. Posta gazetesi ile nasıl tanıştınız?

 

F. Ö. B.   Tarsus Şairler ve Yazarlar Derneği üyesi arkadaşım Gazeteci Yakup Boncuk aracılığıyla…

 

 

 

 

 

23. Şiir yazmak isteyen gençlerimize önerileriniz nelerdir?

 

F. Ö. B.   Çok okumak, yazmak ve alt yapısı iyi üstatları takip ve onların önerilerini dinlemek. Şiir yazan her yürek olaylara karşı daha güçlü ve başarılı olur derim. Yazmak ve okumakla gelişir kişi.

 

24. Şair bir anne olmak nasıl bir duygu? Çocuklarınız Emin Özger ve Deniz Özge de şiir yazmayı, dinlemeyi seviyorlar mı?

 

F. Ö. B.      Şair anne daha duygu yüklü oluyor. İkisi de ilköğretim yıllarında yazıyor, okuyorlardı. Şimdi rafa kaldırmışlar, inşallah ileride tekrar yazarlar. Ümitliyim çünkü yetenekleri var. İlkokul sıralarında çocuklarımın şiirleri, gazete ve dergilerde çıktı.  

 

25. “Türk Kadınımız ve Edebiyat” konu başlığı altında köşe yazısı yahut şiir yazmayı düşündünüz mü?

 

F. Ö. B. Olabilir emekli olursam birçok planım var ömür yeterse…

 

26. Gelecek yıl adına yeni edebî faaliyetler düzenlemek aklınızdan geçiyor mu?

 

F. Ö. B. Bazı hedefleriniz olmazsa duraklar, motive olamazsınız. Hep ileriye dönük bakıyoruz kısmet olursa yapacağız inşallah.

 

27. Şiirleriniz çoğunlukla sade dilde ve her yaşa hitap ediyor. Sizce de öyle mi?

 

F. Ö. B.     Belli bir zümreye hitap etmek bana göre değil… Her yaşa, her duyguya ses olmak hedefim. Sadelik, şeffaflık ve gönle hitap, hep beni etkiler.

 

28. Günümüz gençlerinin sanata bakışını nasıl buluyorsunuz?

 

F. Ö. B.          İçimi yakan yangına odun atmayın lütfen. Teknolojinin ilerlemesi kişilerin duygu dünyasına bozkırı getirdi bence… Kişiler bireyleşti elinde cep telefonu odasına, köşesine çekilmiş duygu dünyasını hapse atmış, mekanikleşmiş bu bedenler gitgide ruhsuz ve duyarsız oluyorlar. Gençliğin ne yazık ki çoğunluğu böyle gidiyor. Nefret, kin, öfke, saldırganlık, öldürmek, mutsuzluk, doyumsuzluk, psikiyatrik hastalıklar ve kanaatkârsızlık büyüyüp gidiyor. Duygu dünyasını boğar aç bırakırsanız bu duygular canlanır. Şiir, edebiyat, resim gibi diğer sanatlar duygu dünyasını besler ve sağlıklı ruh hâli gelişir her bireyde. Sohbet etmek, yazmak, dinlemek, paylaşmak deşarj olmak duygu dünyasına en ucuz terapidir.

 

 

 

 

 

 

29. “Anne ve Baba Yüreğinden Evlada Şiirler Güldestesi” adlı şiir antolojisi çalışması oldu ve 2018 yılında benim ve sizlerin de içinde şiirleri yer alan bu kitap yayımlandı. O antolojide yer alan şairlerden biri olarak “Bırakma Huzurevine” adlı şiiriniz beni çok etkiledi. “İlklerin Şehri Tarsus 1. Şiir ve Müzik Festivali” adlı programda, Mersin ilinin Tarsus ilçesinde Tarsus Belediyesinin de katkılarıyla bu antolojiye katılan şairlerimizle güzel bir şiir gecesi ve gezi düzenlediniz. O güzel şiir gecesi ve Tarsus gezisine hafta sonu verdiğim Türk İşaret Dili kursum nedeniyle gelememiştim. Çok istesem de içimde ukde kaldı.

     Bir Tarsuslu olarak o akşam neler hissettiniz? Her ilden katılımcı şairleri bir arada görmek nasıl bir duyguydu?

 

F. Ö. B.    “Anne ve Baba Yüreğinden Evlada Şiirler Güldestesi” eserimiz de çok güzel oldu. Altı ülkeden ve yurdumuzun çeşitli illerinden seksen şairimizle beraber yüreğimizden evlatlarımıza her ne demek istiyorsak mısralara döktük. Anlatılmaz ancak yaşanır duygular. Belediye Kültür Müdürümüz Mustafa Doğan Bey bana hep yardımcı oldu, projemizi destekledi, bizi yüreklendirdi, sık sık makamına her gittiğimde duygularıma destek verdi. Tarsus çok güzel, şirin ama kozmopolit bir şehir. Tarsus’u Mersin’i tanıtmak, dile getirmek, şiirlere konu etmek çok güzel bir duygu. Zaten şiire ve edebiyata emek vermek yüreğe ilaç gibi geliyor hem de yan etkisi hiç olmayan ilaç gibi…

 

30. Oldukça verimli bir sohbetti. Tüm içtenliğiniz için şükranlarımı sunuyorum. Bu güzel sohbet ile öğrencilerim de sizi yakından tanımış olacak. Son bir soru ile röportajımızı bitirelim. Aynı soruyu kalem arkadaşınız şair Orhan OYANIK Bey’e de sormuştum, sorumu size de takdim edeyim.

 

    Fatma Hanım, 2018 yılı Ekim ayı içinde “Çan 2. Şiir ve Müzik Festivali” programını düzenleyebilecek miyiz?

 

            Eylül gibi daha erkene almak istiyoruz. Havalar ılıklaşsın, yürekler ferahlansın, şimdilik görüşmeler devam ediyor, işler planladığımız gibi olursa da hemen duyurumuzu yapacağız en kısa sürede.

 

    FATMA ÖZGER:

 

     Güzel bir röportaj oldu, teşekkür ediyorum Fatma ablacığım. Sohbet ederken edebî bir keyif aldım. Umarım gençlerimiz de sizin şiirlerinizle tanışma fırsatı bulurlar. İnşallah sağlık alanında eğitim gören, çalışan öğrencilerimiz de sizlerin şiir etkinlerine davetli olup şiirle ve edebiyatla tanışırlar. Anlamlı bir şiir gecesinde, yöresel projelerde sizlerle yeniden buluşmak temennisiyle... Akdeniz’e, Mersin iline ve Tarsus halkına benden selâm olsun.           

 

  Tarih: 28 Temmuz 2018 – Cumartesi                        Editör: ELİF YAVAŞ

           

 

 

F. Ö. B.     Ben de özenle hazırladığınız her soru için teşekkür ediyor ve sizi bu güzel sorular için de kutluyorum. Büyük keyifle sorularınızı cevapladım çünkü hepsi yüreğe dokunan sorular. İnşallah okuyucular da bizim aldığımız hazzı alır ve yeni kalemlere bizler de ilham oluruz, yeni şiirlere ilham veririz. İlklerin Şehri Tarsus’tan Akdeniz’in sıcaklığıyla size tüm Tarsuslulardan selamlar diyorum canım benim. Nice projelerde beraber olmak dileğiyle inşallah…

Hoşça kalın, şiirle kalın…

                     Fatma Özger Bilgiç

                                               12.08.2018

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder