Hikayeler, olay çerçevesinde oluşturulan edebi eserlerdir. Yazarlar, hikayede olayları anlatırken anlatma, gösterme, bilinç akışı, monolog gibi anlatım teknikleri kullanırlar.
- Anlatma Tekniği
- Gösterme Tekniği
- İç Konuşma
- İç Çözümleme
- Bilinç Akışı
- Diyalog
- Özetleme Tekniği
- Tasvir Tekniği
- Geriye Dönüş Tekniği
- Montaj Tekniği
1) Anlatma Tekniği
- Eserde ele alınan olayların ve durumların okuyucuya anlatıcı tarafından aktarıldığı anlatım tekniğidir.
- Okuyucu olayları ve durumları ancak anlatıcının aktardığı kadarıyla bilebilir. Yani olay ile okuyucu arasında anlatıcı bulunmaktadır.
- Tüm dikkatler anlatıcının üzerindedir.
2) Gösterme Tekniği
- Olaylar okuyucuya bir aracı tarafından değil direkt olarak sunulur.
- Anlatıcı, olay ile okur arasından bizzat çekilmiş olur.
- Okuyucunun tüm dikkati olaylar üzerindedir.
3) İç Konuşma Tekniği
Anlatmaya bağlı sanatsal metinlerde sıklıkla gördüğümüz ve durumların okuyucuya en iyi şekilde yansıtılabildiği anlatım tekniklerinin başında “İç Konuşma” gelmektedir. Bu nedenle günümüz roman ve hikaye eserlerinde bu tekniğin sıklıkla kullanıldığını görürüz.
Bu anlatım tekniğinde okuyucuya aktarılmak istenenler kahramanın ağzından kendi kendine konuşuyormuş gibi düzenli bir şekilde aktarılır.
Karakter duygu ve düşüncelerini dağınık bir şekilde değil, düzenli ve mantıklı cümlelerle ifade etmektedir. Böylelikle okuyucu, kahramanın iç dünyasını bizzat kendi ağzından dinlemiş olur.
- Olayların merkezinde yer alan karakterlerin duygu ve düşüncelerinin bizzat karakter tarafından anlatılması tekniğidir.
- Bu teknikte kahramanlar kendi kendine konuşuyor gibidir.
- İç konuşma ile karakterin duygu ve düşüncelerini okuyucuyu net bir şekilde görebilmektedir.
- Anlatıcı aradan çekilir, anlatım birinci ağızdan yapılır.
Örnek:
Prag der demez içim cız etti. Deminden beri aklıma getirmek istemediğim her şeyi bu sefer zapt etmeme imkân kalmamıştı. Fakat ne diye soracaktım? Benim Maria ile olan münasebetimden onun haberi yoktu, sualime ne mana verecekti? Nereden tanıdığımı sormayacak mıydı?
4) İç Çözümleme Tekniği
Günümüz roman ve hikaye türünde anlatılanların okuyucu tarafından kabul edilmesi, daha iyi anlaşılabilmesi ve olaylar karşısında kişilerin duygu ve düşüncelerinin aktarılması için sıklıkla başvurulan tekniklerden birisi “İç Çözümleme“dir.
Bu teknikte kahramanların duygu ve düşünceleri okuyucuya aktarılmaktadır. Anlatıcının bakış açısı her şeyi gören ve bilen, kahramanın iç dünyasına da tanıklık eden ilahi bakış açısıdır.
En fazla tercih edilen tekniklerden olan iç çözümleme ile kahramanların iç dünyası olduğu gibi okuyucuya sergilenir.
Bu teknikteki amaçlardan birisi de olaylar karşısında insan gerçekliğini yansıtabilmektir. Yani olaylar karşısında insanların olası duygu ve düşüncelerini irdeleyip göstermiş oldukları davranışlar çözümlenir.
Ruhsal betimlemelerin ağırlıkta olduğu bu teknik yazarlar tarafından sıklıkla kullanılmaktadır.
- İç konuşmada olduğu bu teknikte de karakterin duygu ve düşünceleri okuyucuya aktarılır.
- Ancak buradaki temel fark bu duygu ve düşünceler anlatıcı tarafından yani üçüncü ağızdan anlatılmasıdır.
- Burada hakim bakış açısı söz konusudur.
5) Bilinç Akışı
Roman ya da hikaye türünde karakterlerin aklından geçenleri, o anki duygu ve düşüncelerinin belli ve mantıklı bir sıralama yapmadan, araya girmeden seri şekilde okuyucuya aktarıldığı tekniğe “Bilinç Akışı” denir.
Anlık izlenimlerden oluşan duygu ve düşünceler dile getirildiğinden aktarılan ifadeler karışık ve düzensiz olabilir. Düşünceler karakterin genellikle kendi ağzından şimdiki zaman şeklinde dile getirilir.
Anlatılanlarda bilinçsizlikle birlikte anlık imgelerle birlikte sürekli değişen duygu ve düşünceler yer almaktadır.
Dile getirilen düşünceler daha çok kahramanın kendi kendine sayıklaması gibi olduğundan cümleler arasında herhangi bir mantıksal bağ bulunmaz. Cümleler arasında ve söylenenlerde bir mantıksallık olmasa da insan gerçekçiliğini olduğu gibi içten bir şekilde yansıtması bakımından roman ve hikaye anlatım teknikleri içinde oldukça önemli bir yenilik olarak kabul görmektedir.
Türk Edebiyatı’nda Oğuz Atay, bilinç akışı tekniğini "Tutunamayanlar" adlı romanında etkili bir şekilde kullanmıştır. Özellikle bir bölümde kahramanın düşünceleri sayıklamayı andırır şekilde bu teknikle ifade edilmiştir.
- Bu teknikte karakterin iç dünyası tüm boyutlarıyla okuyucunun önüne serilir.
- Bilinçte yer alan duygu ve düşünceler hızlı ve düzensiz bir şekilde resmedilmeye çalışılır.
- Anlatıcı aradan çıkar ve bu akışı karakterin kendisi bizzat yapar.
- Bu anlatım adeta bir sayıklamayı andırır, ifade edilenler arasında mantıki bir bağ olmayabilir.
6) Diyalog Tekniği
- Edebi eserde yer alan kişilerin karşılıklı konuşmalarına dayanan tekniktir.
- Kahramanlar arasında iletişim sağlanır.
- Böylelikle karakterlerin birbirleriyle olan çatışmalarını ve düşüncelerini okuyucu anlayabilmektedir.
7) Özetleme Tekniği
- Roman ve hikayelerde sıklıkla başvurulan tekniklerinden birisi de özetlemedir.
- Böylelikle olaylar dağılmadan ve tekrara düşmeden hikaye ilerlemiş olur.
8) Tasvir (Betimleme) Tekniği
- Olayların geçtiği mekanlar ve kahramanlar kelimelerle tasvir edilerek okuyucunun zihninde bir resim çizilir.
- Tasvirlerle anlatılan olaylar daha sağlam bir zemine oturtulur.
- Romantizmle birlikte bu teknik gelişir.
- Betimleme sadece fiziksel olarak değil, kişilerin ruhsal betimlemeleri de yapılabilir.
9) Geriye Dönüş Tekniği
- Romanlarda şimdiki zamanda akıyor gibi görünse de bu teknikle geçmişe gidilir.
- Kişiler, olaylar ve mekanlar hakkında daha detaylı bilgi verilirken bu teknikten yararlanılır.
- Böylelikle gerçekliğe katkı sunulur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder