Harfler seslerin işaretleri olduğu için her harf bir ses değerini karşılar. Bu değer bir sesin
ses yolunda kazandığı niteliktir. Demek ki bir alfabedeki her işaret ayrı nitelikteki bir
ses içindir. Osmanlı alfabesi de böyledir. Aşağıda yalnızca Türkçe’nin sesleri bakımından
değerlendirilmiş olarak her harfin bugünkü Latin asıllı alfabemizin hangi harfine karşılık
düştüğü gösterilecektir. Arapça’nın sesleri için kullanılan harflerin ses değerleri ile bunların
Türkçe’deki söyleniş değerleri ise sonraki ünitede işlenecektir.
ا . 1 elif:
a. Kelime başında e harfini karşılar. Hareke denilen yardımcı işaretler kullanıldığında
başta ı, i, o, ö, u, ü ünlüleri için de kullanılmıştır. Ancak bu durumda kendisi
harekelerin konuldukları yeri göstermek için kullanılmış bir dik çizgiden başka bir
şey değildir, demek ki bir ses değeri taşımaz.
b. Bir ünsüz ses işaretinden sonra hecenin kurucu ünlüsü yerindeki a sesinin karşılığıdır.
و vav ve ى ye önündeki özel durumu ünlüler incelenirken ele alınacaktır.
ب . 2 be = b
پ . 3 pe = p : Bu harf Türkçe ve Farsça’daki ortak sesin işaretidir. Arap alfabesine
sonradan eklenmiştir.
ت . 4 te = t
ث . 5 se : ‘Peltek se’ diye anılan bu ses yalnız Arapça kelimelerde bulunur.
6 cim = c
چ . 7 çim = ç
ح . 8 ha : Yalnız Arapça kelimelerde bulunur.
خ . 9 hı : Türkçe kelimelerde, bugünkü konuşma dilimizde bulunmayan, ancak Anadolu
ağızlarında duyulan bir sesin işareti olarak kullanılmıştır. Bu harf kalın sıradaki
kelimelerimizdeki tonsuz art damak ünsüzünün (bakmak’taki k’lar gibi)
süreklileşmesinden doğmuş bir sestir. Özel değer gösteren bir sesin işareti olarak
Arapça’da ve az sayıdaki Farsça kelimede de yer alır.
د . 10 dal = d
ذ . 11 zel : ‘Peltek ze’ diye adlandırılmıştır. Arapça’ya özgü bir sesin işaretidir. Bununla
birlikte XIV.-XV. yüzyıl metinlerinde kimi Farsça kelimelerde de geçer.
ر . 12 rı = r
ز . 13 ze = z
ژ . 14 je = j : Bugünkü Türk alfabesinde yer alan bu harf, Türkçe’nin kökten gelen bir
sesine karşılık değildir. Batı dillerinden alınma kelimelerdeki belli bir sesin işaretidir.
Bu ses Farsça’da da bulunduğundan Fars alfabesi yoluyla Osmanlı alfabesine
de girmiştir.
15 س sin = s
ش . 16 şın = ş
ص . 17 sad = s : Arapça’ya özgü bir sesin işaretidir. Türkçe’nin kalın sıradan kelimelerinde
س sin yerine kullanılmıştır.
ض . 18 dad : Arapça’ya özgü bir sestir; dolayısıyla yalnızca Arapça’dan alınma kelimelerde
geçer.
ط . 19 tı = t : Arapça’ya özgü bir sesin işaretidir. Birkaç Farsça kelimede de karşılaşılır.
Türkçe’nin kalın sıradan kelimelerinde ت te ve د dal yerine de kulanılmıştır. Daha
çok kelime başında görülen bu kullanım sesin tonlu ve tonsuz okunması konusunda
farklı değerlendirmelere yol açmıştır.
ظ . 20 zı = z : Arapça’ya özgü bir sesin işaretidir. Kalın sıradaki birkaç Türkçe kelimede ze yerine kullanılmıştır.
ع . 21 ayın: Arapça’ya özgü ünsüz bir sesin işaretidir, demek ki yalnız Arapça asıllı
kelimelerde karşılaşılır.
غ . 22 gayın = g, ğ : Türkçe’nin kalın sıradan kelimelerindeki tonlu art damak ünsüzünü
karşılar. Bugünkü alfabemizde, biri süreklileşen (yumuşayan) değerini karşılayan
iki ayrı işareti bulunmaktadır.
ف . 23 fe = f
ق . 24 kaf = k : Üç dilde ortak bir sesin işaretidir. Türkçe’nin kalın sıradan kelimelerindeki
tonsuz art damak sesine karşılıktır.
ك . 25 kef = k, g, ğ, n : Türkçe’nin tonlu ve tonsuz iki ön damak sesi ve tonlu olanının
süreklileşmiş değeriyle yine bir damak sesi olan ve genizsi özelliğiyle ayrılan bir
sesi karşılamaktadır. Farslar g’yi k’den ayırmak için bu harfi ‘keşide’ denilen çizgisini
ikileyerek yazmışlardır: گ گ . Bu iki çizgili biçime kimi ilk dönem Türkçe
metinlerinde de yer verilmiştir. Öte yandan Türkçe'nin genizsi n sesini ayırt
etmek için de, kimi metinlerde üstüne üç nokta ک ڭ konulmuş bir ayrı biçim
kullanılmıştır.
26 lam = l
م . 27 mim = m
ن . 28 nun = n
و . 29 vav = v : Bu harf Türkçe kelimelerde aynı zamanda dört ayrı ünlü sesimiz için
kullanılmıştır. Aşağıda ünlüler konusu işlenirken ele alınacaktır.
ه . 30 he = h
ى . 31 ye = y : Bu harf de Türkçe kelimelerde aynı zamanda iki ünlü ses için kullanılmıştır.
YARDIMCI İŞARETLER
Arap alfabesinde harfler dışında, yardımcı işaretleri de vardır. Arapça’da özellikle Kur’an’da kullanılmış olan bu işaretlerin en önemlileri kısa ünlü işaretleridir. Hareke denilen bu işaretlere Türkçe metinlerde özellikle XVI. yüzyıl sonlarına kadar yer verilmiştir:
ـَ . 1 üstün,
ـِ . 2 esre,
ـُ . 3 ötrü.
Üstün, Türkçe kelimelerde a, e ünlüleri için, esre ı, i ünlüleri için, ötrü ise o, ö, u, ü
ünlüleri için kulanılmıştır.
Üstünün bir de ‘iki üstün’ denileni vardır: ـً . Türkçe kelimelerde bu işaretin özellikle
kimi ilk dönem metinlerinde ayrılma durumu ekinin yazılışında kullanılmış olduğu görülür:
د ً ا (-dan/-den) gibi.
Diğer yardımcı işaretler ise şunlardır:
1 med
ـّ . 2 şedde,
ـْ . 3 cezm.
Med Arapça’da ünlü uzunluklarını göstermek için kullanılmış bir işarettir. Türkçe’de,
kelimede ön ses olan a için ا elif üzerine konulmuştur. Alfabeye katılan bu yeni işaret ‘medli
elif ’ diye anılır: . آ
Şedde Arapça’da kelime içinde yan yana gelen ve tek harf olarak yazılan bir ünsüz sesi
iki kez okutmak için kullanılmış bir işarettir. Türkçe, kelimelerin yazımında bu işaret kullanılmamış,
harf iki kez yazılmıştır: بللی belli gibi.
Cezm Arapça’da bir ünsüz sesin harekesiz okunduğunu, demek ki hecenin kapalı olduğunu
gösteren işarettir. Türkçe metinlerde de aynı amaçla, yani kapalı hecelerde heceyi
kapayan ünsüz ses işareti üzerine konmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder