4 Nisan 2024 Perşembe

Osman Çeviksoy - İmza Günü Hatırası


Yayınevinin standını buldu, kendisi için hazırlanan sandalyeye oturdu. Çayından bir yudum almadan, kılığı kıyafeti düzgün, gülümseyen bir genç yaklaştı. Yazarın yirmiden fazla kitabını bir arada görünce gözleri hayretle açıldı. Bazılarını eline aldı, kalınlığına baktı, ağırlığını hissetmeye çalıştı, bıraktı. Yazara döndü.  

“Çok kitap yazmışsınız.” dedi.  

“Yaşımla kıyaslanırsa çok sayılmaz” dedi yazar.  

“Çok kazandınız mı?”  

Yazar ne diyeceğini bilemedi. 

Sanatı ve kalıcılığı öncelemenin öneminden bahsetmek istedi, vazgeçti.    

“Eh işte!” diye geçiştirdi.  

“Bir tane alabilir miyim?” 

Yazar şakacı bir ses tonuyla;  

“Elbette alabilirsin. İstersen hepsini al…” dedi.

Genç adam memnuniyetle teşekkür etti.  

 Tezgâha iyice dayandı, dizili kitaplar üzerinden uzandı, yazarın çayı yanında duran kuru pasta tabağını aldı ve gitti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Orhan Şaik Gökyay - Yas