Başlayup cûşişe tabʿımda mezâyâ-yı sühan
Mevc-hîz oldu yine lücce-i deryâ-yı Aden
Hüsn-i matlaʿda edüp çeşme-i mihri rîzân
Safha bir lahzada hârût-sitân oldu yine
Turfa efsûn okudu bu kalem-i câdû-fen
Oldu miʿmâr-ı hüner şâhid-i endîşem içün
Böyle bir hâne-i âyîneye bünyâd-efken
Nice şâhid ki hırâm eylese râhında durup
İşve vü nâz u niyâz ile çekerler gerden
Pâyine rîhte yüz şerm ile sad âb-ı hayât
Her ser-i mûyuna âvîhte bin Çîn ü Hoten
Bârekallah yine hem-hâlet-i meh-tâb etdi
Hüsn-i Leylî-i mezâmîni bu yek-reng peren
Reng reng etdi çerâğındaki pertev bezmi
Mağz-ı tâvûsdan almış gibi tabʿım revgan
Tûtî-i nâtıkama nisbet ile Bebgânın
Nağme-i nazmı hem-âvâze-i feryâd-ı zagan
Şeh-i nev-sikke-i nazmım ki benim mülkümde
Zer-i hurşîd ise de nâ-seredir nakd-i kühen
Benim ol hâce-i bahşende ki harc etsem olur
Encüm-i çarhı güher yerine mahzen mahzen
Etmem endûhte-i gayre heves çün pervîz
Açdı Ferhâd-ı hayâlim bana bir nev-ma‘den
Nice ma‘den ki cihân oldu dem-i kâvişte
Bu şerer-pâre ser-i tîşe-i endîşemden
Açılup tâb-ı temûz ile o gül pîrâhen
Gelmiş âgûş-ı girîbâne şikâf-ı dâmen
Yakdı yandırdı bizi muhrıka-ı sîm-âsâ
Mihr-i ruhsârı olup sînesine pertev-zen
Çehler-i tâb-ı temûz eyledi bî-âb ammâ
Oldu lebrîz gül-âb-ı der ile çâh-ı zekan
Dökülüp rûy-ı arak-nâkine şâdâb oldu
Tâze sünbül gibi ol kâkül-i pür-çîn ü şiken
Sâkiyâ pertevi câmından alırken hurşîd
Çeşmimiz târ ede lâyık mı şeb-i derd ü mihen
Yok mu bir handeye kurbânın olam cây meger
O kadar teng midir gonca-i nev-hîz-i dehen
Ohşayup gabgabın el sevdiğim insâf mıdır
Âşıkın dâğına der-kâr ola nevk-i nâhen
Gâh ol şûhu gehî tabʿını vasf eyleyerek
Bilirim kasdını billah Nedîmânın ben
Olmak ister yine bir tavr-ı nev-âyîn üzre
Vasf-ı Pâşâ-yı Ferîdun-hâşeme tarh-efken
Kâr-bend-i dihîş ü dâd Ali Pâşâ kim
Harc-ı yek-rûzesi mahsûl-ı Bedahşân u Aden
Seyf-i meslûl-ı celâlet ki düm-i şemşîri
Zafere âb-ı bekâ fitneye berk-ı hırmen
Saf-şikâf ü sipeh-ârâ k'olmaz tâs-ı sipihr
Bir sipâhî kulunun farkına hûd-ı âhen
Sadr-ı Cem-kevkebe kim na‘lçe eyler bulsa
Mûze-i pâyine ebrûlarını Rûyinten
Tâk-ı gerdûnuna vâlâ-yı şafak pûşîde
Zevrak-ı haşmetine atlas-ı gerdûn yelken
İbn-i Hâcib harem-i fazlına derbân-ı kemîn
Mîr Sadrın serine mevkıf-ı na‘li me'men
Âsman bister-i ikbâline gûy-ı micmer
Meh şeb-istânına bir şema‘-ı pirûze-legen
Ümm-i ikbâle püser silmî-i câha şevher
Zâde-i mecde peder pâdşeh-i dîne haten
Alıcak hükm-i kifâ'etle arûs-ı sadrı
Tâk-ı gerdûna yazıldı mesel-i vâfaka-şenn
Vâye-bahş olsa eger tâb-ı süheyl-i cûdı
Keştî-i Nûha döner âb-ı akîk üzre Yemen
Düşse feyz-i nazarı âyîne-i fûlâda
Jeng-i sad-sâlesi bir demde olur tâze çemen
Hilmi sûret-dih-i ârâm-ı cihân olsa olur
Katre-i zîbaka mir'ât-ı kürî üzre vatan
Satvet-i kahrı eger eylese fermân-ı mesîr
Mısrın ehrâmın eder kâğıd-ı bâd-ı melten
Mîve-i bâğa sudûr etse eger zinhârı
Tâ ebed kalır idi nakş-ı nebâtî ergen
Beççe-i fahte-veş zâdesi tavk ile doğar
Görse fermânını hâb içre zen-i âbisten
Nehy-i esbâb-ı melâhîye k'ola tefrika-sâz
Bulmaya haşre degin berbât-ı nâhid düzen
Düşse bir lemʿası ger barîka-ı satvetinin
Âb olup yüz tuta sahrâlara kûh-ı âhen
Sanʿat-ı rezmini gûş edene suhriyye gelir
Harf-i Dârâ vü Sikender sühan-ı Gîv ü Peşen
Cebhesi gülşen-i İslâma meh-i ferverdin
Bâğ-ı bed-hâhına şemşîr-i hilâl-i Behmen
Lutfunun bir şekerin handesi âb-ı hayvân
Kahrının bir nefes-i serdi lehîb-i külhan
Pâydârî eser-i şastına pek müşkildir
Nüh felek cirmi kadar olsa siperlerde sıhan
Darbe-i nîze vü küpâline tâkat güçdür
Hod başı kaydını görsün gözün açsın cevşen
Meh-i nev sanma görüp satvetini Behrâmın
Düşdü destindeki zer-tûz kemân-ı Behmen
Zihni çarh-ı nühüme râh-nümâ-yı sürʿat
Merkez-i hâke vekârı nesak-âmûz-ı seken
Gûşe-i çeşmi ki der-kâr ola meknûnâta
Defʿaten kisve-i tahkîka girüp sûret-i zan
Geçmeden sâye-i müjgânını nûr-ı nigehi
Teng olur cilve-i esrâr-ı mezâyâ-yı alen
Oldu bî-şâibe bürhân-ı lüzûm-ı aklı
O yarâʿayla berâʿat o lisân ile lesen
O eder harfini ecsâm-ı meʿâlîye sûver
Bu kılar lafzını ervâh-ı maʿâniye beden
O verir âb-ı hayât içre perî-zâda makâm
Bu eder sath-ı hevâ üstüne tarh-ı gülşen
Gâvı inletdi belin bükdü basît-ı arzın
Zîr-i rânındaki pûlâd bilekli tevsen
Habbezâ kûh-ı hırâmân-ı felek-peyker
Bu kadar cism-i cesîminde salâbet var iken
Başka bir âleme reh-bürde olup gûy-ı zemîn
Gûşe-i sümmüne hasbîde kalır çün erzen
Durup ammâ ki yine raksa ser-âgâz edicek
Dest-i hâmun görünür çeşmine nevk-i sûzen
O kadar şûh u sebük-pây ki görmez âzâr
Na‘l ü mîh olsa eger şeb-nem ile berk-ı semen
Vasfı tahmîn iledir gerdîşinin cümle hemân
Var mı yohsa tek ü tâz eyler iken onu gören
Ser-firâzâ âlem-efrâz u sipâh-endâzâ
Ey ki kaʿb-ı himemin peyker-i keyvâna zekân
Serde bir dâğ yakup nâmını hurşîd kodı
İʿtirâf etdi sana rıkkını gerdûn-ı kühen
Mihr kim cism-i münevverdir deyü taʿrîf olunur
Sana yok nisbeti kim nûr-ı mücessemsin sen
Şems ü işrâka şebîh tabʿ-ı münîrinle zekâ
Güher ü âba mesel tarf-ı zebânınla sühan
Şîr ü şekker nesak-i hükm-i sitârenle süʿûd
Âb u âteş hadak-ı dîde-i bahtınla vesen
Satvetin şöyle zebûn eyledi ser-keşleri kim
Kalmadı kimsede endîşe-i mekr-i düşmen
Çıkup âgûşuna nahvetle ederler şimdi
Mâde-i şîrden âhû-bereler mass-ı leben
Âsâfâ girmedi hakkâ ki kef-i eyyâma
Zât-ı pâkin gibi mecmûʿa-ı ahlâk-ı hasen
Şuʿârâ-yı selef evsâfına hasret gideli
Etdi pür meclis-i ervâhı neşîd-i şîven
Ne bilir perveriş-i ebr-i bahâr-ı feyzin
Gül-i vasfın çemen-ârâ-yı bahâr eylemeyen
Neyle zîb-efken olur gül çemen-i medhinle
Etmeyen kilkini yek-pâre zebân-ı sûsen
Yûsuf-istân-ı hayâl olmayıcak vasfında
Neyle maʿmûr ola hâtır denilen beyt-i hazen
Lâfı koy sen var iken arada billah Nedîm
Baht-ı bî-çâreyi bî-hûdedir etmek matʿan
Dîde-i ibretin aç bağla zebân-ı gîleyi
Kabz u bast-ı dü-cihân çünki bilirsin kimden
Kalem incâ çü resed bih ki hemân ser şikend
Sühan incâ çü resed nâtıka bâyed elken60
Be-heme hâl dü dest-i men ü dâmân-ı rızâ
Der-heme hâl men ü gerden-i teslîm ü kefen61
Gayri vakt oldu ki der-beste olup kâh-ı devât
Kasr-ı dilden sû-yı bâlâya açılsın revzen
Ahteran tâ ki edüp ceyş-i zalâm üzre hücûm
Geçire kehkeşan gerden-i gerdûna resen
Ola mâh-ı nev-i şemşîrine dâ'im matlaʿ
Kalʿa-i düşmen-i dîn üzre olan burc-ı beden
Câme-i fethe verüp kâmet-i azmin revnak
Gerden-i hasmdan ayrılmaya hem-vâre kefen
Ola iklîm-i ademden dahı sad merhale dûr
Havl-i âvâze-i ikbâlin ile ceyş-i fiten
Levm-i hussâddan âsîb-i nazardan dâ'im
Eyleye zâtını mahfûz Hudâ-yı zü'l-men
Tâk olup Kisrî-i ikbâline kavs-ı Rüstem
Ola tecvîf-i felek düşmene çâh-ı Bîjen
Fark-ı hurşîd ile gül-perçem-i tûğun yektûy
Evc-i ayyûk ile mencuk-ı otağın yek-ten
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder