Ey sevgili muhabbetin bağında,
Seninle ben yaprakla, gül olsaydık...
Yandıkça tutuşan gönül dağında;
Seninle ben ateşle, kül olsaydık...
Hasretim sürseydi sonsuza kadar,
Bu can uğrunuza canını adar,
Yârine yâr olan, ne hazlar tadar;
Seninle ben dudakla, dil olsaydık...
Dünyamızdan göçtü nice ozanlar,
Nice âşık, nice maşuk suzanlar,
Ezel-ebed aşk kitabı yazanlar,
Seninle ben kalemle, el olsaydık...
Kaptırdım kendimi aşkın seline,
Rabb'im düşürmesin elin diline,
Türküler çığırdım hicran yeline,
Seninle ben mızrapla, tel olsaydık...
Dertli yüreğimde olsa da sancı,
Mevlâm senle versin bana ilâcı.
Sinemde kök saldı sevda ağacı;
Seninle ben gövdeyle, dal olsaydık...
Ümitler gizledim meçhûl yarına,
Aldırmadım boranına, karına.
Bir vuslat bahşeyle Niyazkâr'ına!
Seninle ben petekle, bal olsaydık...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder