Prof.Dr. Elçin İskenderzade’ye...
Bir beyaz mermerde açan karanfil
Rüyaların yeryüzüne indiği
Bir esrarlı, güzel... Mukaddes vatan!
Yüzyıllarca tüten sabır, tevekkül...
Yıllarca gözlerden sızan ince kan...
Prof.Dr. Elçin İskenderzade’ye...
Bir beyaz mermerde açan karanfil
Rüyaların yeryüzüne indiği
Bir esrarlı, güzel... Mukaddes vatan!
Yüzyıllarca tüten sabır, tevekkül...
Yıllarca gözlerden sızan ince kan...
Yalanmış, allı-pullu Ankara.. yalanmış rüya!
Bin kerre ölüme yenilmiş o şehir; yalanmış! ..
Döndüm hülya, döndüm hülya.. gene döndüm: O Hülya!
Belli ki: kanmış gönül, bir hayale aldanmış! ...
Bir Acem bahçesi, bir seccâde,
Dolduran havzı ateşten bâde...
Ne kadar gamlı bu akşam vakti...
Bakışın benzemiyor mu'tade.
Yürün aslanlarım savaş edelim
Buna kavga derler bey ne paşa ne
Haykırıp haykırıp kelle keselim
Seyreyleyin eli ayağı şaşana
Mecnun'a dönmüşüm bilmem gezdiğim
Dağlar mıdır sahra mıdır yol mudur
Dostumun bağına girip dizdiğim
Lale midir sümbül müdür gül müdür
Yattım gurbet elde gam yastığına
Dağ gibi üstüme geldi ayrılık
Eşim dostum soldu gitti bağ gibi
Böldü parça parça etti ayrılık
Yaşamaktan yoruldu adam,
Düşündü ki boş geçmiş ömür.
Dışarıda bembeyaz âlem,
Dışarıda yağıyordu kar.
Benden selam olsun Bolu Beyi' ne
Çıkıp su dağlara yaslanmalıdır.
Ok gıcırtısından kalkan sesinden
Dağlar seda verip seslenmelidir.
Nereli olduğu tam bilinmeyen, hikâyelerinde de bu konuda açık bilgi bulunmayan Köroğlu’nun Doğu Anadolu-Âzerî rivayetinin ilk kolunda babasının Muradiye şehrinden olduğu belirtilmekte, Bolu beyi kolunda geçen, “Neslimize Murat Hanlı diyorlar” mısraıyla da bu durum doğrulanmaktadır. Hazar ötesi Türkmen rivayetinde Köroğlu’nun bu Türkmenler’e mensup Teke oymağından geldiği bildirilirse de Türkmenler’in Köroğlu hikâyelerini Güney Azerbaycan Türklerinden öğrenip kendi destanları haline getirdikleri, Hazar Türkmenleri’nden bahseden Şecere-i Terâkime ve Şecere-i Türk gibi eserlerde de Köroğlu’nun adının geçmediği dikkate alınırsa bunun yakıştırma olduğu anlaşılır.