11 Eylül 2024 Çarşamba
Yunus Emre - Sensüz yola girürisem çârem yok adım atmağa
Bulunuşundan Yayımlanışına Dîvânu Lugâti’t-Türk’ün Hikayesi
Bugün tek nüshası İstanbul’daki Millet Kütüphanesinde olan Dîvânu Lugâti’t-Türk’ün bulunuşu, yayımlanması ve çevirisi, ilgi çekici olaylar dizisidir. Eserin bulunuşu tamamen bir rastlantı sonucudur. Kitap dostu Ali Emiri’nin bilgisi, dikkati, kitap sevgisi ve çabaları olmasaydı eser bilgisiz ellerce belki de yok edilecek, dilimizin ve kültürümüzün en büyük hazinesinden mahrum kalacaktık.
10 Eylül 2024 Salı
Yahya Kemal Beyatlı - Bir Başka Tepeden
Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.
Necip Fazıl Kısakürek - Canım İstanbul
Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.
İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım...
İstanbul,
İstanbul...
9 Eylül 2024 Pazartesi
Akartürk Karahan* - Dîvâni Lugâti’t-Türk
Kâşgarlı Mahmud’un 1 Cemâziyelevvel 464’te (25 Ocak 1072) yazmaya başlayıp 12 Cemâziyelâhir 466’da (12 Şubat 1074) tamamladığı Türkçeden Arapçaya ansiklopedik sözlük.
Necmettin Halil Onan - Dokuz Eylül
Hemşerim, haydi, göğsün sevincinden kabarsın
Şu eflâke set çeken yüce dağlar boyunca!
Set çekme hislerine bu güzel günde, varsın
Hürriyetin zevkini için tatsın doyunca.
Yakup Kadri Karaosmanoğlu - Sodom ve Gomore (Roman Özeti)
Eserin Adı: Sodom ve Gomore
Yazarı: Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Tür: Roman
Yayınevi ve Basım Yılı: İletişim Yayınları/İstanbul, 1995
1.ESERİN KONUSU : İstanbul’un işgali ve İstanbul halkının işgale karşı gösterdiği tepkiler.
Ezgin - Abdal Musa (Geldim)
Antalya Elmalı Tekke Köyüne
Pir Abdal Musa’ yı görmeye geldim
Niyaz edip türbesinin önünde
Özüm teslim edip durmaya geldim
8 Eylül 2024 Pazar
Orhan Şaik Gökyay - Yas
Dökün yaprağınızı dallarım dökün,
Akın yaslı yaslı sularım akın.
Bükün boynunuzu bayraklar bükün,
Bir alınmaz kalem vardı yıkıldı...
Orhun Âbideleri: Tonyukuk Âbidesi
Tonyukuk Âbidesi, 720-725 yıllarında Bilge Kağan'ın tecrübeli veziri Tonyukuk adına, Tonyukuk'un kendisi tarafından dikilmiştir. Bu kitabede, Türklerin savaş stratejileri, bağımsızlık mücadelesi için verilen savaşlar, Bilge Tonyukuk'un Türk milleti için verdiği mücadeleler kısaca, birkaç satırla anlatılmaktadır.
7 Eylül 2024 Cumartesi
Orhun Âbideleri: Költigin Âbidesi
Orhun Âbideleri: Bilge Kağan Âbidesi
Orhun Yazıtları, Göktürk İmparatorluğu'nun ünlü hükümdarı Bilge Kağan devrinden kalma altı adet yazılı dikilitaştır. Moğolistan'ın kuzeyinde, Baykal gölününü güneyinde, Orhun ırmağı vadisindeki Koşo Saydam gölü yakınlarındadır. Bu yazıtlardan Köl Tigin ve Bilge Kağan yazıtları, Koçho Tsaydam bölgesindeki Orhun Irmağı civarında; Bilge Tonyukuk yazıtları ise, Köl Tigin ve Bilge Kağan yazıtlarından yaklaşık 360 km uzakta, Tola Irmağı'nın yukarı yatağındaki Bayn Tsokto (Bayn Çokto) bölgesindedir. Bilge Tonyukuk yazıtlarının, (Orhun Irmağı civarında olmamasına rağmen), Orhun yazıtlarıyla birlikte düşünülmesi, anılması Köl Tigin ve Bilge Kağan yazıtları ile aynı döneme ait olması ve aynı konuları içermesindendir. Yazıtlar Türk dili, tarihi, edebiyatı, sanatı, töresi hakkında önemli bilgiler vermektedirler. Türk ve Türkçe adı, ilk kez Doğu Göktürkler dönemine ait bu yazıtlarda geçmektedir. Yazıtların üçü çok önemlidir. İki taştan oluşan Tonyukuk 716, Köl Tigin (Költigin) 732, Bilge Kağan 735 yılında dikilmiştir. Köl Tigin Âbidesi'ndeki sözler, Bilge Kağan'ın ağzından yazılmıştır.
Fuzuli - Gazel (Saçın endîşesi tahrîk-i zencîr-i cünûnumdur)
Cünûnum def’ine zikr-i leb-i lâlin füsûnumdur
Delil-i râh katre katre eşk-i lâle gûnumdur
Kalan odlara yanmış kevbeb-i baht-i zebûnumdur
Beni hirmân oduna yandıran sûz-i derûnumdur
Karangu gece azm-i kûyun etsem reh-nümûnumdur
Yanımda cem olan seng-i melâmet Bîsütûn’umdur
Nişân-i baht-i nâ-fercâm ü ikbâl-i nigûnumdur
İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı: Sözlü Edebiyat
İslamiyet öncesi dönemde Türkler, sözlü edebiyat geleneğine sahipti. Bu dönemde yazılı edebiyat bulunmamaktaydı ve edebiyat ürünleri sözlü olarak nesilden nesile aktarılmaktaydı.
İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı: Yazılı Edebiyat
İslamiyet’in kabulünden önceki dönemde Türklerin yazılı edebiyatı, genellikle sözlü gelenekler yoluyla aktarılan şiir ve destanlardan oluşuyordu. Bu edebi eserler, Türk kültürünün ve eski Türk hayat tarzının zengin bir yansımasıdır.
Necmettin Halil Onan - Bir Yolcuya
Dur yolcu! Bilmeden gelip bastığın
Bu toprak, bir devrin battığı yerdir.
Eğil de kulak ver, bu sessiz yığın
Bir vatan kalbinin attığı yerdir.
6 Eylül 2024 Cuma
Köksal Cengiz (Niyâzkâr) - Hep Kar Yağdı Gönlüme
Bahar göremeden, yaz göremeden,
İnce ince hep kar yağdı gönlüme.
Ülkümün hükümüne erişemeden,
İnce ince hep kar yağdı gönlüme.
5 Eylül 2024 Perşembe
Geç Kalmış Bir Adım: Ankara'ya Ali Şir Nevai Heykeli Dikildi
Büyük Türk şairi Alişir Nevai'nin adı Türkiye'de yaşatılmaya devam ediyor.
Özbekistan'ın bağımsızlık günü olan 1 Eylül tarihinde Ankara’nın Keçiören ilçesindeki Gümüşhane Ihlamur Vadisi'nde, Özbekistan'ın ve Türk dünyasnın meşhur şairi ve devlet adamı Alişir Nevai anısına yapılan heykelin açılışı, büyük bir coşku ve katılımla gerçekleştirildi.
4 Eylül 2024 Çarşamba
Fuzuli - Kaside (Der Medh-i Hazret-i Şah-ı Velayet)
Kıla'su tek harekâtın müzâhim-i eşcâr
Hücum eyîeyüben gâret eyleye ne ki var