29 Kasım 2024 Cuma

Yahya Kemal Beyatlı - Vuslat

 

Bir uykuyu cânânla beraber uyuyanlar,
Ömrün bütün ikbâlini vuslatta duyanlar,
Bir hazzı tükenmez gece sanmakla zamânı,
Görmezler ufuklarda şafak söktüğü ânı.
Gördükleri rü'yâ, ezeli bahçedir aşka;
Her mevsimi bir yaz ve esen rüzgârı başka,
Bülbülden o eğlencede feryâd işitilmez,
Gül solmayı, mehtâb azalıp bitmeği bilmez;
Gök kubbesi her lahza bütün gözlere mâvi,
Zenginler o cennette fakirlerle müsâvi;
Sevdâları hulyâlı havuzlarda serinler,
Sonsuz gibi bir fıskiye âhengini dinler.

Oyhan Hasan Bıldırki - Kadersiz Başım Oy

Hani ne derler Han’ım, kara haber sınır tanımaz. Kara haber tez duyulur. Bu defa da öyle oldu. Bütün Bursa çalkalandı. Ak saçlı analar, babalar, bağırlarını, başlarını yoldular. Koşa badem ağızlı, kınalı parmaklı gelinler, kızlar çok ağlayıp, yüzlerini yırtıp dövündüler. Yavru balaban bakışlı oğlancıklar, göğsü güzel balacıklar melül, mahzun bakışıp kaldılar. Hemen herkes bir başka yorumda bulundu. Töreyi bilen ulular ayıttılar:

28 Kasım 2024 Perşembe

Mehmet Emin Yurdakul - Şair


Bana yirmi yaşımda ateş saçan bir sevdâ,
İlk şi'rime altundan kanad veren o hulyâ
Ak saçlarım altında yine alev saçacak.

27 Kasım 2024 Çarşamba

26 Kasım 2024 Salı

Mehmed Akif Ersoy - Merhum İbrahim Bey (Safahat'tan - 14)

 

(İbrâhim Bey merhum ki tabâbet-i baytariye ulemâsındandır, hâk-i pâk-i Şark’ın yetiştirdiği nevâdir-i irfân ü fazîletin biridir. Merhumu yakından tanıyanlar dört sene evvelki fecîa-i irtihâlinin millet için ne elîm zıyâ’ , hükûmet için ne azîm bir hacâlet olduğunu teslimde tereddüt etmezler. Şark’ın, Garb’ın bedâyi’-i ilm ü fennini toplayıp hâfızasına doldurmuş; mahfûzâtını muhâkemâtıyle , meşhûdâtıyle şâyân-ı hayret bir sûrette tevsî’ etmiş; Şark’ın her tarafını defeât ile dolaşmış; Garb’ın en medenî memâlikini görmüş, gezmiş; elsine-i şarkıyeyi edebiyâtıyle bilir; Fransız, Rus lisanlarını hakkıyle öğrenmiş olan bu büyük adam fıtraten mahviyyete âşık, iştihâra düşman olmasaydı, emînim ki, hükûmet-i sâbıkanın o sâbıkalı ricâli yüzünden gurebâ hastahânelerinde ölen, öyle bir hakîm-i zû-fünûnu tanımak için kâriîn-i kirâm benim gibi bir âcizin delâletine müftekır kalmazdı!)

Dönen muhît-i nigâhımda yâl ü bâlindir,
Bütün hayâlim o fevka’l-hayâl hâlindir.
Zalâm-ı hayrete düşmüş, batar çıkarken ümid,
Önünde rehber olan meş’alem hayâlindir
Semâ-güzîn olarak gittin ey ilâhî nûr,
Peyinde şimdi ufuktan geçen zılâlindir.
Bu kâinât senin hâtıranla hep lebrîz:
Zemin, zaman bana yâd-âver-i cemâlindir.
Bütün cihâtta akseyleyen hemâlindir !
Esîr, sanki bir âyine-i celâlindir!
Nücûm-ı lâmia-zâ bârikât-ı irfânın,
Leyâl, ihâta-i eşyâdaki kemâlindir.
Seher o nâsiyeden bir nişân-ı feyzâ-feyz,
Şafakta dalgalanan renk, reng-i âlindir,
Ulüvv-i kâ’bını tasvîr eder nigâhımda
Semâ, olanca vuzûhiyle bir misâlindir.
Cibâl, heykel-i sâhib-vekâr-ı azmindir,
Suhûr , hıffete düşman olan hısâlindir.
Bulut yemîn-i leâlî-nisâr-ı cûdundur,
Güneş müfekkire-i herdem-iştiâlindir .
Tulu’, levha-i rengîn-i ibtisâmındır ,
Gurûb , safha-i gamkîn-i infiâlindir.
Havada mevcelenir sânihât-ı kudsiyyen,
Riyâh, rûhumu pür-cûş eden mekâlindir.
Çemende cilveler eyler bahâr-ı dîdârın,
Sabâ, nüvîd-i ümîd-âver-i visâlindir .
Şitâ , peyinde hurûşân kıyâmet-i kübrâ,
Rebî’ , hâtıra-i şi’r-i lâ-yezâlindir .
Hülâsa, nazra-i im’ânımın önünde cihan
Senin sahîfe-i zâtın, senin meâlindir.

25 Kasım 2024 Pazartesi

Cevat Şakir Kabaağaçlı - Alabandada (Hikaye)

 

Saç maşası satan adam, güverte yolcularına ait sancak kıç omuzluğunun alabandasında dinelmiş, bağıra bağıra mallarını övüyordu.Günün son turuncu ışığı sönmek üzereydi.

Köroğlu - Köroğlu Solağı (Yüce Dağların Başında-1)


Yüce dağların başında
Tek at gezdiğin var mıdır
Her taraftan üç beş kelle
Terkiye astığın var mıdır

24 Kasım 2024 Pazar

Köksal Cengiz (Niyâzkâr) - Ben Öğretmenim



Tek umurum bu milletin evladı,

İlim benim, irfan benim, giz benim.

Benimle bilinir sırların adı,

Hizmet benim, gayret benim, hız benim.

Ceyhun Atıf Kansu - Dünyanın Bütün Çiçekleri


"Bana çiçek getirin, dünyanın bütün çiçeklerini buraya getirin!"
(Köy öğretmeni Şefik Sınığ'ın son sözleri)

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum
Bütün çiçeklerini getirin buraya,
Öğrencilerimi getirin, getirin buraya,
Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer
Bütün köy çocuklarını getirin buraya,
Son bir ders vereceğim onlara,
Son şarkımı söyleyeceğim,
Getirin, getirin...ve sonra öleceğim.

Cahit Külebi - Köy Öğretmenleri


Yurdumuz uçsuz bucaksız,
Gökte yıldız kadar köylerimiz var.
Ama uzak, ama harap, ama garipsi…
Alın benim gönlümden de o kadar.

Aşık Mahzuni Şerif - Öğretmenim

 

Bütün karanlığın ulu güneşi
Her gece gönlüme dol öğretmenim
Kim ki çıkmak ister ömür dağına
Ancak senden başlar yol öğretmenim.

Cengiz Aytmatov - O Manas'ın Milyonlarca Dizesini Ezbere Biliyordu

 

Bundan birkaç yıl önce Sovyetskiy Soyuz dergisi benim “O Manas’ın milyonlarca dizesini ezbere biliyor.” adlı bir makalemi yayınlamıştı. Bu makalem büyük Manasçımız Sayakbay Karalayev hakkındaydı. Bugün ise hayat, makalemin başlığını “O Manas’ın milyonlarca dizesini ezbere biliyordu.” şeklinde değiştirdi. Ne yapalım, hayat işte böyle; artık Manasçımızdan geçmiş zaman ile bahsetmek zorundayız.

Hüseyin Başaran - Evciler Köyü Öğretmeni

 

Ben Evciler köyü öğretmeni
Aklımı işlerime verdim.
Plan yaparım geceleri,
Gündüzleri ders.

23 Kasım 2024 Cumartesi

Aşık Yaşar Reyhani - Erzurumlu Gelin



Erzurumlu gelin düştü aklıma
Çıkıp yollarıma bakanım oy oy
Gözü sürme bilmez eller kınalı
Üstünde şimşekler çakanım oy oy

Oyhan Hasan Bıldırki - Şiir, Sözün Altın Olanı

 

  “Türk edebiyatında roman, şiirin önüne geçti mi?”
   Geçebilir mi?
   Geçemez.

      Ancak bu noktada bir eksiğimiz var. Yoksa da bana öyle geliyor. Çünkü biz “Okuduklarımızı, dinlediklerimizi yerli yerine koyabilmek için düşünmek…”[1] işine asla soyunmuyoruz. Dolduruşa gelmek, el kayığına binmek huyumuzu elimizin tersiyle itemiyoruz.
      Şiir, sözün altın olanı. En değerlisi… Öyle olmasa, eli kalem tutanların tamamı şiir yazmazdı. Ünlü ünsüz bütün yazanların ilk satırları, “mısra”lar olmuştur.

22 Kasım 2024 Cuma

Eşrefoğlu Rumi - Nutk-i Şerif (Ey Allah'ım beni senden ayırma)

 

Ey Allah'ım beni senden ayırma
Beni senin dîdârından ayırma

Sabahattin Ali - Gecenin Kemanı


Yüzü parladı ayın,
Bir ses geldi uzaktan:
Hasta yorgun bir kadın
Şimdi çalıyor keman...

Şeyh Galib - Şarkı (Fâriğ olmam eylesen yüz bin cefâ sevdim seni)



Fâriğ olmam eylesen yüz bin cefâ sevdim seni
Böyle yazmış alnıma kilk-i kazâ sevdim seni
Ben bu sözden dönmezem devr eyledikçe nüh felek
Şâhid olsun aşkıma arz u semâ sevdim seni

Fuzuli - Gazel - 125 (Mesken ey bülbül sana geh şah-i güldür geh kafes)

 

Mesken ey bülbül sana geh şah-i güldür geh kafes
Nice âşıksın ki âhından tutuşmaz hâr ü has
Yâr kuyunda müselmanlar ger olsaydı yerim
Kâfirim ger Ravza-i Rıdvan'a eylerdim heves
Kûh feryadı sadâsın verdi Ferhâd'ın demen
Nakş-i Şirin'dir verip âvâz olur feryâd-res
Nâka Leylî mahmilin çekmiş beyâban seyrine
Eyle Mecnûn'ı bu hâletden haber-dâr ey ceres
Bir nefes kalmış hayâtımdan habîbim subh tek
N'ola ger bir mihr göstersen bana âhir nefes
Hâli ettim dil-hevâ-yi ihtilât-i halktan
Bezm-i gamda ney kimi hem-dem bana feryad bes
Ey Fuzûlî ger sana cem'iyyet-i dildir murâd
Bağla bir dil-dâre gönlün gayrdan peyvend kes

Oyhan Hasan Bıldırki - Ana Dilim Sevdam Benim

 

Anadilim, sevdam benim
Ekip biçtiğim bu
Gündüz güneş, gece ay şahidim
Yâr elinden içtiğim su
Anadilim, sevdam benim.

Cenap Şahabettin - Elhân-ı Şitâ